VAN'IN EKONOMİK KRİZİ!

Cumhur Başkanı’nın katılması çok büyük katma değer katacaktı.

VAN 1.03.2015 19:16:29 0
VAN
Tarih: 01.01.0001 00:00
 VAN’IN EKONOMİK ŞOKU VE ARTÇILARI! 

Bu nasıl bir bataklık, bu nasıl bir çıkmaz, bu nasıl bir kirlilik Allah’ım düzelemiyoruz bir türlü. 

Bu kentin üzerinde kendi ellerimizle yaptıklarımızdan dolayı kara bulutlar dolaşıyor. İhtiras, ego sahibi olan sadece kendisini düşünen ve bu ili yaptıkları ile hiçe sayanlar da, bu şehri yaşanmaz hale getirmek için ve kendisini merkezleştirmek, bir yerlere yaranmak adına bir kenti heba etmek kirliliğinin içinde hiç üşenmeden buluna biliyor ve kapalı kapılar ardında her türlü tezgâhı, kişisel ihtirasları adına kurabiliyorlar. 

Yazıklar olsun kendi çıkarlarını kentin ve yaşayanlarının önünde tutanlara.  
Yine yazıklar olsun kendi ideolojik çıkarlarını bağnazlıklarını kentin çıkarlarının önünde tutanlara. 
Ve yine yazıklar olsun ki, kurumlarını kişisel egolarına alet edip kendi babalarının çiftliği gibi kullanarak bu kenti kirletenlere.  

Bu kirli oyunlara bıkmadan, usanmadan devam ederek bu ilin bir milyon yüz bin nüfusuna zarar verenleri,  hakkını yiyenleri, geleceğini karartanları, sana şikâyet ediyorum Allah’ım.

 Belki Allah’a inanmayanlar olabilir ama kesin bir hesap gününün olduğunu ve bundan kimsenin kaçış yolu bulamayacağını akıl sahipleri bilir ve uyarılara dikkat eder umarım. 

 Van ekonomist dergisinin İstanbul’da düzenlediği ve yaklaşık üç aydır hazırlıklarının ve tanıtımlarının yapıldığı Van ekonomi zirvesi maalesef krizle sonuçlandı. 

  Van Büyükşehir Belediye Başkanı Kaya’nın, Van TSO Başkanı Takva’nın, YYÜ Rektörü Battal’ın protokol konuşmalarından isimlerinin silinmesinden kaynaklanan krizin, bu kente ne kazandırıp ne kaybettireceğini ileriki zamanlarda göreceğiz. 

  Bu isimlerin neden, hangi gerekçeyle ve kimler tarafından konuşmalarının engellenmesi ahlak adına, sözün namusu adına ve bir duruş adına mutlaka açıklanmalı ve kamuoyuyla paylaşılmalıdır. 

  Böylesi ahlaksız işgüzarlığın bir daha yapılmaması için ve birilerini kötüleyerek, itibarsızlaştırarak kendine yer edinmeye çalışanları kamuoyu önünde ifşa edip yaptığı kötülükleri ve pislikleri yüzlerine vurarak, ne kadar çirkin işlerle uğraşıldığını yedi cihana bildirmek lazım ki bu kentin yakasından düşsünler artık. 

  Birçok curcunanın, dedikodunun ve bilgi kirliliğinin havada uçuştuğu, aynı zamanda çelişkilerle dolu yapılan açıklamalara baktığımız da hatanın kimden kaynaklandığını anlamakta zorlandığımız bir ortam yaşıyoruz şu an. 

 Ülkede silahlı güçlerin silahı bırakması arzulanırken, tüm ülke böylesi önemli bir konuyu konuşurken, aynı zamanda barış sürecine katkı sunan ve bunun mücadelesini yürüten büyük insanlara herkes saygı duyup minnettarlığını ifade ederken, bizde hala kişisel ihtiraslar adına kısır çekişmeler maalesef devam ediyor.  

 Hiçbir yönümüzle barış sürecine katkı sağlayamamamızın utancını yaşamamız gerekmiyor mu? Sizce?  

 Van Ekonomist Dergisinden Orhan Olgun ve Zeki Yiğit arkadaşların bildiğimiz ve gördüğümüz kadarıyla iyi, temiz, halisane duygularla ama aynı zamanda programsız, plansız, birazda amatörce hazırlanan Van Ekonomik Zirvesine katılımın çok az olması,  böylesi Van’ın tanıtımı için çok önemli olan en azından kısa orta ve uzun vadede bir planın ortaya çıkmasına neden olabilecek bu zirveye, HDP li vekillerin başta olmak üzere İstanbul’daki Vanlıların çoğunun ve birçok yerden davet edilmesine rağmen gelmeyen Van’ın birlikteliği ve bütünlüğü için bir çaba göstermeyenlerinde kamu önünde hesap vermeleri gerekiyor. 

  Belki katılan üç önemli kurumumuza söz hakkı vermediler, biz gelsek ne olur, ne değişir diyebilirler, Van’ın ortak paydası olunca hiçbir mazeretin kabul edilmemesi gerekiyor.  

Kaldı ki şahsen ben Sayın Kaya ve Takva’nın da programa katılmamalarını saygı ile karşılıyorum. Bir ilin ekonomisini konuşup, tartışacaksınız ama o ilin en önemli sacayaklarını konuşturmayacaksınız, buna ne yaman çelişki derler insana değil mi?! 

 Her şeye rağmen ben bu iki güzide kurumumuzun liderlerinin toplantıya katılmalarını, protokoldeki yerlerini almalarını ve Sayın Cumhur Başkanı’na çok nazik ve kibar üslupla bize neden söz hakkı verilmediğini öğrenmek istiyoruz demelerini beklerdim. 

 Bu davranış Van için çok daha şık olurdu. Kaldı ki Sayın Cumhur Başkanı’nın bu durumlardan haberinin olmadığı söyleniliyordu, duyduğunda paydaşlar kimse herkese söz hakkı verilmesi gerektiğini söylediği gelen bilgiler arasında. 

  O zaman, Kaya, Takva ve Battal’ın konuşmasını istemeyen ve bunu engelleyen çöp çatan kimdir derhal ortaya çıkartılmalıdır. 
 Zira daha önce Sayın Cumhur Başkanı’nı böylesi bir talimat verdiği ve konuşmayı engellediği bilgileri ayaklı gazeteler tarafından provoke edilerek Van toplumu aldatılmaya çalışıldı.  

Aslında bu toplantıyla yeni keşfedilen bir şey yok padişahım sen çok yaşa zamanı bitti artık. Kim suçluysa suçunu söylemeliyiz yüzüne karşı, çünkü böylesi hatalar sadece yapana zarar vermiyor, bir ile ve toplumuna zarar veriyor.

  Van ne bekliyordu bu zirveden diye soracak olursak, Van’ın sorunlarının çözülmesi için paydaşları çoğalacaktı. Cumhur Başkanı’nın katılması çok büyük bir katma değer katacaktı. 

  Kanaatimce Van’ın birçok sorunu dile getirilecekti, bunlardan bazıları; 

 - Seçim sonrasına ertelense de vergi terkini konusu gündeme gelecekti. 
 - Depremden kaynaklı tespiti yapılmadan yıkılan binalar için, kentsel dönüşüm konuşulacaktı.
 - Kapı köy sınır kapısının artık bir çözüme kavuşması anlatılacaktı. 

 Daha sayılacak çok şey var sadece bunlar öncelik olarak dillendirilebilinirdi. 

 Ekonomik seferberliğe ihtiyacımız var bunun için kamu kaynaklarından yararlanmak lazım. 

  Özel teşviklerin yapılması gerek. Cumhuriyet neredeyse yüz yaşına varıyor, Van on yıllık bir kent durumunda bırakılmıştır. İşin özü devlet bu ile doksan yıldır zulüm ediyordu. 

 Zirve sonrası bir planın ortaya çıkmasını bekliyordum. Sadece ekonomik olarak değil, bu program sabote edilmeyip verimli olsaydı sosyal ve kültürel olarak da katkı sunacaktı. Biz artık devletin merhametini ve şefkatini görecektik belki de.  

Bölge illerinin tamamı merkezi Van olmak üzere bölgenin bir ekonomik envanterinin çıkarılması lazım. 
Sağda solda Van uçuyor demek doğru bir yaklaşım değil. Gelişmişlikte ülke genelinde ekonomik olarak yetmiş altıncı sırada bulunuyoruz.
 Bu şu anlama geliyor bir ilin ekonomisi çökerse, sıkıntıdaysa ki öyledir, diğer bütün sonuçlarda haliyle kötü olur ve Van’ın birçok konuda ülke sıralamasının sonlarında yer aldığını görüyoruz. 
 
Bu tür kargaşalar önümüzü kestiği gibi gayrimeşru işlerinde üstünü kapatıyor. Son olarak şunu belirtmek istiyorum, böylesi bir toplantının önce Van’da yapılması, bir bilançonun ortaya çıkarılması, kısa orta uzun vadede nelerin yapılması ve Van’ın önceliklerinin hangi konular olması yönünde bir bilgi birikimin ortaya konması gerekiyor.

 Daha sonra ne istediğini bilen bir düzeye geldiğimizde Ekonomi Zirvesi gibi girişimlerde bulunmak daha sağlıklı olacaktır.  Aldığım duyuma göre Sayın Cumhur Başkanı’nın talimat vererek böylesi bir toplantının Van’da YYÜ de yapılmasının doğru olacağı ve bu doğrultuda bir talimat verdiği bilgisine ulaştık. Bu konuyu sayın bakanlarda konuşmalarında üniversiteyle birlikte yapılmasını ve her yıl devam ettirilmesi gerektiği yönünde fikirlerini beyan etmişlerdi. 

 Umut ediyoruz ki çok kötü bir imaj ile ayrıldığımız Ekonomi Zirvesinden sonra, Sayın Cumhur Başkanı’nın da katılacağı toplantının bu kötü ve olumsuz havayı dağıtmak üzere çok kısa zaman içerisinde gerçekleşmesidir. 

 Tilki kurnazlığı yapanların suçların ve suçluların ortaya çıkartılmasını beklememiz en temel hakkımızdır. 
 Dikkat edilmesi gereken önemli husus, suç ve suçlulara takılarak kriz ortamı oluşturmak Van’a zarar verecektir. 
 Bu kötü havayı dağıtmak için pozitif bir ortamın oluşmasına hepimiz katkı sunabiliriz. 

  Zira suçlu arar isek çok kişinin bu suçta payının olduğunu unutmamak gerekir. Art niyetlilere de hesap sormaktan kaçınmamalıyız. Ülkedeki barış havasının Van’ı da kuşatması barış dilinin ve davranışlarının gelişmesi dileğiyle.