Van'da iki bağlama ustasından biri o... Mutluluğun sırrını paylaştı!

1994 yılından beri Van’da bağlama imalatı işiyle uğraşan Van Müzik Market sahibi Mehmet Vural, mutluluğun bir tını ötede olduğunu söyledi. 24 yıllık Vural usta; “Müzik, müzik aletleri insanı mutlu eder. Müzik aleti çalan bir insan

VAN 18.10.2018 10:18:04 0
Van
Tarih: 01.01.0001 00:00
 

Van ve yakın bölgede sadece iki bağlama ustasından biri olduğunu belirten 24 yıllık bağlama ustası Mehmet Vural, bütün gençlere müzik ve müzik aletleri ile daha çok uğraşmaları ve bu şekilde daha mutlu olacakları önesinde bulundu. Vural usta; “Bizim zamanımızda imkânlar kısıtlıydı, ağaç bulamıyorduk, tel bulamıyorduk şimdiki nesil öyle mi? İstenilen her malzeme el altında. Onun için yeni nesil çok avantajlı. Gençlere diyoruz, bu işe önem versinler, sahiplensinler, bu işi benimsesinler” diye konuştu.
Yakın bölge illerine ve Türkiye’nin birçok iline imal ettikleri bağlamaları gönderdiklerini söyleyen Vural, ayrıca yurt dışında da bir pazara sahip olduklarını belirterek, Amerika, Kanada, İran ve Irak gibi ülkelere aldıkları sipariş üzerine imal ettikleri bağlamaları gönderdiklerini söyledi. İşiyle ilgili yaptığı açıklamalarda müziğin önemine de değinen Vural; “Evde 1-2 saat müzikle uğraştığımızda, bir çalgı aleti çaldığımızda o beyindeki sorunların birçoğunu hal etmiş, dağıtmış oluyoruz ve sabah uyandığımızda daha mutlu bir şekilde uyanmış, işe de daha pozitif bir enerjiyle başlamış oluyoruz” ifadelerini kullandı.

 

BAĞLAMA İMLATI İÇİN GEREKLİ OLAN AĞAÇ TÜRLERİ
İşiyle ilgili gazetemizle yaptığı özel paylaşımlarında 1980 Saray doğumlu olduğunu söyleyerek başlayan Van Müzik Market sahibi Mehmet Vural; “1994’ten beri yaklaşık 24 yıldır bu işi yapıyorum. 16 yıl farklı bir firmada çalıştım, oradan ayrılınca çok değer verdiğim bir dostumla yaklaşık 8 yıldır da bu iş yerimizi açtık. Saat 11.00-11.30 da atölyemizde bağlama imalatına başlıyoruz, akşam saatlerine kadar bu devam ediyor. Bütün ağaçlardan bağlama yapılmıyor, tekne kısmı için genellikle en çok tercih edilen Dut, Maun, Ceviz, Kelebek, Ardıç ve ithal ağaç çeşitleri var, onlardan yapılıyor. Sap kısmı Gürgen, Kelebek ve İstiriç ağacından yapılıyor. Kapak kısmı değişmiyor tek ağaç Ladin, çamın yağsız dediğimiz kısmı yine ses tahtaları Ladinden yapılıyor. İsteğe göre kenar işçiliği değişiyor sonra cilalamak için hazırlıyoruz. Cila vurduktan sonra zımparasını yapıp perde tellerini takıyoruz. Çalınabilir bir duruma getirip müşteriye teslim ediyoruz. Bağlamanın kuruma süresi var ve bu süre çok önemli. Ağaç ne kadar çok daha kurursa, özen gösterirseniz o kadar güzel bir tını elde edilir. Ayda ortalama 1-2 normal saz, 5-6 tane öğrenci sazı yapıyoruz, profesyonel saz öyle bir oluyor ki yılda 1-2 tane yapabiliyoruz, bunlar çok üst düzey sazlar. Onun kuruma süresi çok önemli. Bağlama imalatı dışında iş yerimizde enstrüman tamiratı yapıyoruz. Ud, Gitar ve Kemanın da onarımını yapıyoruz” dedi.

 

“YENİ NESİL ÇOK AVANTAJLI”
Konuşmasının devamında mesleğe başladığı dönemleri hatırlatan Vural malzeme temini konusunda o zaman imkânlarının çok kısıtlı olduğunu söyleyerek şöyle devam etti; “Atölyemizde 6 kişi çalışıyoruz. Yetiştirmeye çalıştığımız ustalar var. Bizi geçmelerini istiyoruz, istiyoruz ki bu iş bir tık daha yukarı çıksın. Bizim zamanımızda imkânlar kısıtlıydı, ağaç bulamıyorduk, tel bulamıyorduk, şimdiki nesil öyle mi? İstenilen her malzeme el altında, onun için yeni nesil çok avantajlı. Gençlere diyoruz bu işe önem versinler, sahiplensinler, bu işi benimsesinler. Daha çok çalışmamız lazım, Van’ın nüfusu 1 Milyonu geçmiş, çevre illerde de bağlama imalatı yapan yok maalesef. En yakın Diyarbakır, Malatya, Erzurum ve Elazığ’da var. Bizim bölgemizde ve Van’da sadece biz iki kişi varız. İŞGEM’de bir atölye var, yıllarca beraber çalıştığım ustama ait olan ve birde ben varım. Müziklerimizde bağlamayı ön planda tutabiliriz, çünkü kültürümüzün ve benliğimizin bir parçası. Daha çok değer verip bunu daha ileri bir seviyeye getirebiliriz. Bilindiği gibi müzik Van’da başlı başına bir meslek olmuş, artık düğünlere giden arkadaşlarımız var, konservatuar var, güzel sanatlar lisesi var, memleketimizde müzik bu konuda yoğun ama istenilen düzeyde değil. Bir sürü dernek açılması lazım, ama Van’da 2-3 tane dernek var, başka yerde bu nüfusta olan illerin çoğunda birçok dernek var. Van’ın daha çok müziğe katkısı olması lazım, burada tabi ki Sivil Toplum Örgütlerine iş düşüyor, yani onların korolarının olması lazım ki, insanlar müzikle daha çok haşır neşir olsunlar.” 

 

MÜZİĞİN ÖNEMİ…
Diğer ülkelerde her ailede en az 1-2 kişinin müzikle amatörce ya da profesyonelce uğraştığını belirten Vural; “Maalesef Türkiye’de müzikle sadece müzisyenler uğraşıyorlar. Ailelerde müzikle uğraşan pek kimse yok. Çocuk müzikle ne kadar çok uğraşırsa o kadar çok mutlu olur, hayata bakış açısında daha çok pozitif enerji olur, daha mutlu olur. Düşünsenize müzik dışında farklı meslek gruplarında olduğumuzda sabahtan akşama kadar çalışıyoruz ve o yorgunlukla eve gidiyoruz. Sabah kalktığımızda tekrar o yorgunlukla işe geliyoruz. Ama işten eve gidildiğinde evde 1-2 saat müzikle uğraştığımızda, bir çalgı aleti çaldığımızda o beyindeki sorunların birçoğunu hal etmiş, dağıtmış oluyoruz ve sabah uyandığımızda daha mutlu bir şekilde uyanmış, işe de daha pozitif bir enerjiyle başlamış oluyoruz. Müziğin önemi aslında burada” dedi.

 

“GENÇLER ŞANSLI OLMALARINA RAĞMEN MÜZİKLE DAHA AZ İLGİLENİYORLAR”
Vural, sözlerine şöyle devam etti; “Biz hep kendimize eskiyi örnek gösteririz işte şimdiki imkânlar bizde olsaydı biz çok daha iyi olurduk. Eski insanlar müzikle uğraştıklarında daha çok mutlu oluyorlardı. Şimdi ki gençlik istediğini belki çok çabuk bir şekilde elde ettiği için mutsuz oluyor. Bizim zamanımızda kıtlık vardı, enstrümanların birçoğunu bulamıyorduk, birçoğu buraya gelmiyordu, o zaman daha çok kıymeti vardı. Şimdi Türkiye’nin her yerinde her çeşit enstrüman bulunuyor. Gençler şanslı olmalarına rağmen müzikle daha az ilgileniyorlar. Bunu sosyal medyaya bağlıyorum, bilindiği gibi artık eskisi gibi pek fazla türküler üretilmiyor, yeni çıkmış hiç duymadığınız bir türkü var mı? Yok! Üretim yok, üretimin olmadığı bir yerde de sadece sosyal medyadan dinlediğimiz müziklerle uğraşıldığı zaman işte müzik artık bitmiş oluyor. Yeni üretilmiş bir türkümüz yok. 3-4 yıldır böyle kayda değer bir türkü üretilmedi, türkünün duayenlerinden olan Neşat Ertaş’ı düşünsenize, muhteşem bir insan. Ürettiklerine baksanıza, onun gibi bir sürü değerli sanatçı sayabiliriz. İnsanlar silahla, kavgayla, şiddetle uğraştıkları kadar keşke müzikle uğraşsalar, dünyanın düzeni daha güzel olur. İnsanlar bitkilere, hayvanlara daha çok sevgiyle yaklaşırlar, sonuçta hepimiz de insanız, biz istiyoruz ki toplum bir biriyle barışık olsun, sevgi beslesin. Bir enstrüman çalsın ki, mutlu olsun, çocuklarımıza güzel bir gelecek bırakmak istiyorsak daha barışık, daha müzik dolu yıllar geçirmemiz lazım.”

 

PAZARLAMA AĞI VE FİYATLAR
Vural, açıklamalarını şu bilgileri paylaşarak tamamladı; “Yaptığımız bağlamaları Türkiye’nin birçok iline gönderiyoruz. Diyebilirim ki göndermediğimiz il yoktur, yoğun olarak genelde bize yakın olan Hakkâri, Bitlis, Ağrı, Şırnak ve Diyarbakır illerine gönderiyoruz. Daha uzak olan İstanbul, Ankara, İzmir illerine de gönderiyoruz. Bunun dışında ülke dışına Amerika, Kanada, İran, Irak ve geçenlerde ilk defa Sri Lanka’ya bağlama gönderdik, çok mutlu olduk. Yani 24 yıldır bu işle uğraşıyorum, dünyanın birçok yerine bağlama gönderdim, bu kadar mutlu olmadım. Bağlamalarımızın fiyatları türüne göre değişiyor. Normal öğrenci bağlamaları 300-350 TL’den başlıyor, profesyonel bir bağlama da 750-1000 TL’den başlıyor, 5000 TL’ye kadar çıkan bağlamalarımız var. Bu 5000 TL olan bağlama da 1-2 yıla ancak imal ediliyor. Ona inanılmaz bir emek harcanıyor. İşimden çok memnunum, sonuçta müzikle uğraşıyorum, müzikle uğraşan bir insan mutlu olmayı bilmeli, hayatla barışık olmasını bilmeli....” 
Özel Haber: M. Selim Kurt       

Van'da iki bağlama ustasından biri o... Mutluluğun sırrını paylaştı!

Kaynak: (Prestij Haber Merkezi) - Prestij Haber Merkezi