Van'da doktora saldırı

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Dursun Odabaş Tıp Merkezi’nde görev yapan Kulak Burun Boğaz (KBB) Asistanı Dr. Abdurrahman Ayral önceki akşam hasta ve hasta yakını tarafından darp edildi. Doktorun aldığı darbeler nedeniyle el bile?

VAN 6.03.2015 17:04:31 0
Van
Tarih: 01.01.0001 00:00
 Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Dursun Odabaş Tıp Merkezi’nde görev yapan KBB Asistanı  Cerrah adayı Dr. Abdurrahman Ayral önceki akşam hasta yakını ve hasta tarafından darp edilerek el bileği ve parmağı kırıldı. Dr. Ayral'a acil servisten 3 günlük iş göremezlik raporu verilirken, ameliyata alınacağı da kaydedildi. Dr. Ayral'ın en az 45 gün kırılan elini kullanamayacağı kaydedildi.
 KBB Asistanı Cerrah adayı Dr. Abdurrahman Ayral'ın darp edilmesinden sonra meslektaşları ve Sivil Toplum Örgütü (STÖ) Temsilcileri Van YYÜ Hastanesi Başhekimlik binası önünde basın açıklaması yaptı. Yapılan basın açıklamasına Van YYÜ Rektörü Prof. Dr. Peyyami Battal, YYÜ Dursun Odabaş Tıp Merkezi Başhekimi Prof. Dr. Hakan Çankaya, Van-Hakkari Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Çetin Kotan, SES Van Şubesi ve STÖ temsilcileri, meslektaşları ve vatandaşlar katıldı.

“MESLEK HAYATI BİTEBİLİR”

Basın açıklamasını yapan YYÜ Dursun Odabaş Tıp Merkezi’nde görevli, Tabip Odası üyesi Genel Cerrah Dr. Baran Yerlikaya şunları söyledi: 

“Bir hekim arkadaşımızın el bileği ve parmağı, genç bir oğul ve yetmiş yaşlarındaki babası tarafından darp edilerek kırıldı. Hekim arkdaşımız, genç oğlun saldırılarından kendisini korumaya çalışırken, babanın baston darbelerine maruz kalınca el bileği ve parmağı kırıldı. Hekim arkadaşımız genç bir cerrah adayıdır ve cerrahi yapabilmesi için el bileği ve kırılan parmağı, beyni kadar, gözü kadar gerekli ve zorunludur. Ve o baston muhtemelen meslektaşımızın meslek yaşamını bitirmiştir. Beyefendi ve oğlu kendileri ile gurur duyabilirler. Hedef 12’den vurulmuştur. Bu kadim toprakların geleneğinde 70 yaşında bastonlu beyefendiler, genç, en küçük evlatlarından daha küçük evlatların parmağını bastonla kırmazlar, merhem olurlar. Ana-avrat küfür etmezler, ömürlerine duacı olurlar. Olgun ve muhteşem sabırları ile, ağır ve büyük tecrübeleriyle, gün görmüşlükleri ile toplumsal sigorta görevi görürler. Bu toprakların geleneğinde genç oğullar zıvanadan çıksa bile bastonlu babalar oğullarını diğer anaların kuzularına saldırtmak yerine sakınırlar, sükunet sağlarlar.

Kendilerine hizmet edenlere sevgi, saygı gösterirler, müteşekkir ve minnettar kalırlar. Galiba 'O güzel adamlar o güzel atlara binip gittiler'.”

“HASTAHANELER KAHVEHANELERE DÖNMÜŞ DURUMDA”

Dr. Yerlikaya açıklamasını şu şekilde sürdürdü;

“Tüm toplumsal dinamikler, idareciler yetki ve sorumluluk sahibi tüm unsurlar, mevcut ve vahim durumdan vazife çıkarmalıdır. Sağlıkta popülizm birilerinin hoşuna gidiyor ve işine geliyor olsa da, bu ülkeye ve insanlarına ağır ve telafi edilemez bedeller ödetiyor. Türkiye’nin hastaneleri Türkiye’nin kahvehanelerine dönmüş durumdadır. İvedilikle önlem alınmalıdır. Hastalarımızı mağdur etmemek adına sükunetimizi muhafaza etmeye çalışıyoruz.”

DR. AYRAL: SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDUM

Hasta ve yakını tarafından darp edildiğini belirten Dr. Abdurrahman Ayral ise olayı şöyle anlattı;

“Hasta dün akşam 17.30 – 18.30 saatleri sıralarında servise geldi. Biz muayene yerinde beklemesini söyledik. Hastanın ne sebeple geldiğini bilmediğimiz için beklemesini ve nöbetçi olan arkadaşımızın gelip bakacağını ilettik. Muayane odasında beklediği sırada biz de vizitimizi tamamladık. Odamıza geçtik. Hasta 5 dakika beklediği için demek ki sinirlenmiş. Bayan bir doktor arkadaşımıza o esnada küfür etti. Biz de küfür etmemesini defalarca söyledik. Bunun üzerine hasta yakını aynı küfürleri bize etti. Ardından beni darp etti. Hastanın kendisi de yaşlıydı. Elindeki baston ile önce kafama sonra elime vurdu. Üzücü bir durum bu. Suç duyurusunda bulundum. Olayın takipçisiyiz. Gözaltı süreci de olmadı. Ölümle sonuçlanacak ki sonra mı gözaltına alacaklar? İşlemin yapılmaması hoş değil. İş görememezlik raporu aldım. En az 40-45 gün bu elle çalışamayacağım.”

İsmi açıklanmayan hasta ve yakınının olaydan sonra gözaltına alınmadığı belirtildi.

Kaynak / Editör: Prestij Haber Merkezi - Fazıl Erüş