Oğuz: Van büyük bir köy haline geldi

Hüda Par'ın desteklediği Bağımsız Milletvekili Adayı Mehmet Mehdi Oğuz, katıldığı radyo programında önemli açıklamalarda bulundu. Oğuz, Van'ın nüfusuyla Türkiye'nin en büyük şehirleri arasında olmasına rağmen, büyük bir köy h

VAN 2.06.2015 17:14:39 0
Oğuz: Van büyük bir köy haline geldi
Tarih: 01.01.0001 00:00
Van'da yayın yapan Serhad FM'in Hafta Ertesi programına canlı yayın konuğu olarak katılan Bağımsız Milletvekili Adayı Mehmet Mehdi Oğuz, gündeme dair açıklamalarda bulundu.
 
"Van büyük bir köy haline gelmiştir"
"Sahipsiz Van için söyleyecek sözümüz var" temasını açıklayan Oğuz, "Van nüfusuyla Türkiye'nin en büyük şehirleri arasındadır. Bunun yanında sınır ve serhat şehri olması hasebiyle çok önemli konuma sahiptir. Van gölü gibi bir değere sahip olan bir şehirdir. Tarihi ve doğal güzellikleriyle 4 bin yıla yakın bir tarihi mirasıyla geçmiş medeniyetlere ev sahipliği yapmış önemli bir şehirdir. Ama bütün bu özelliklerine rağmen Van'ımızın birçok şehirden geri olduğunu görüyoruz. Van'ımız alt yapı eksikliği ve hizmet eksikliği nedeniyle büyük bir köy haline gelmiştir" dedi.
Türkiye'nin dış politikasını eksik gördüklerini söyleyen Oğuz, "Zulmün hiç kimseye faydası yoktur.  Çıkar adına insanların haklarına girmek, onların haklarını gasp etmenin de uzun vadede kimseye faydası yok. Sadece bu dünyada değil, ahrette de büyük mesuliyetler getirecektir. Dış politikada adalet eksenli ve haklıdan yana tavır koyan şahsiyetli bir dış politika bizim ana ilkemiz olacaktır. Bu anlamda Türkiye'nin dış politikasını eksik görüyoruz." dedi.
 
"Türkiye İsrail'i devlet olarak tanımaktan vazgeçsin"
Siyonizmin İslam camiası için büyük ölçüde tehdit olduğunu ifade eden Oğuz, "Siyonizm İslam coğrafyası bağrına saplanmış paslı bir hançer gibi duruyor. Belki şuan görünen yüzüyle İslam coğrafyasını rahatsız ediyor. Ama bu sadece onların gözüken yüzüdür. Derinlere indiğiniz zaman Siyonizm'in Amerika ile birlikte bütün dünyayı karıştırdığını, fitneye boğduğunu ve sömürgesi altına aldığını ve kültürel emperyalizm ile dünyaya fitne ektiğini görüyoruz. Doğrusu bu Siyonist Yahudi topluluğunun ana karakteridir. Yahudiler hangi toplumun bağrına girerse orada toplumu içten kemiren, sömüren ve çürüten bir yapıları vardır. Siyonizmi esas alan Yahudiler dünya barışın önünde çok büyük engeldir. Dolayısıyla bu anlamda birinci dereceden İslam dünyasını tehdit eden siyonist rejim ile Türkiye'nin bütün ilişkilerinin kesmesi gerektiğini ve devlet olarak tanımaktan vazgeçmesini gerektiğini öncelikle önemsiyoruz." şeklinde konuştu.
 
"Rüşvet ve yolsuzluğun önüne geçilsin"
İsrafın, rüşvet ve yolsuzluğun önüne geçilirse, faizle borçlanmanın önüne geçilebileceğini söyleyen Oğuz, "Hükümet yetkilileri özellikle israf konusunda başarılı olamadıklarını dile getiriyorlar. Rüşvet ve yolsuzluğun da bütün devletin yapısına sirayet ettiğini görüyoruz. Dolayısıyla bu iki hususun önüne geçilebilirse inanıyorum, bu devlet borçlanmaz. Devlet borçlanmadığı zaman da faiz söz konusu olmaz. Biz denk bütçe yapılmasının Anayasal bir zorunluluk haline getirilmesi gerektiği belirtiyoruz. Devlet geliri kadar harcama yapmalıdır. Gelirinden fazla harcama yapılması gelecek nesillerin borçlandırılması demektir. Çocuklarımızın geleceğini şimdiden ipotek altına alınmaması gerekir.  Biz yine bu anlamda bir çok İslam ülkesinin faize dair ekonomiyi uygulamadığını, faizsiz bankacılıkla ekonomilerinin çok güçlü olduğunu görüyoruz." ifadelerini kullandı.
"Kürdistan için söyleyecek sözümüz var" temasını açıklayan Oğuz, "Bu memleket kurulurken Kurtuluş savaşı yapılırken, en çok kanı akıtılan milletlerin başında Türklerle birlikte, Kürt kardeşlerimiz gelmektedirler. Onlar canlarıyla mallarıyla Çanakkale'de Türk kardeşleriyle birlikte şehit düşüp aynı yerde yattılar. Beklenen şudur, Kürtlerin de bütün haklarının verilmesi, coğrafyalarının ve dillerinin tanımasıydı. Ama maalesef bu devlet, İslam'ı yasakladıkları gibi, alimlerimizi dar ağaçlarına astıkları gibi, medreseleri kapattıkları gibi ve camilerimizi ahıra çevirdikleri gibi Kürt Dilini de yasakladılar. Herkesin Türk olduğu şeklinde bir dayatmada bulundular ve Kürt kardeşlerimiz bundan dolayı çok sıkıntılar çekti. Kürtler hem inançlarından dolayı hem de kimliğinden dolayı çok büyük zararlar ve acılar çekti" şeklinde ifade etti.