‘ÖĞRENCİLER DONARAK DERS GÖRÜYOR’

HDP Milletvekili Özdal Üçer, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker’in cevaplaması istemiyle soru önergesi verdi. Üçer, verdiği soru önergesinde atama bekleyen Ziraat ve Gıda Mühendislerinin durumunu sordu. Her yıl binlerce Gıda ve Ziraat Mühendisinin mezun olduğunu ancak bunlarda sadece 100’ünün atandığını söyleyen Üçer, bu nedenle her geçen gün Türkiye’de işsiz Ziraat ve Gıda Mühendisi sayısının katlanarak arttığını belirtti.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Van Milletvekili Özdal Üçer, Gıda ve Ziraat Mühendislerinin atamalarıyla ilgili Bakan Mehdi Eker’in cevaplaması istemiyle soru önergesi verdi. Üçer, verdiği soru önergesinde her yıl binlerce mühendisin mezun olduğunu ancak sadece 100’ünün atandığını ifade ederek, bu nedenle her geçen gün Türkiye’de işsiz Ziraat ve Gıda Mühendisi sayısının katlanarak arttığını söyledi.

‘GIDA MÜHENDİSLERİ YILLARDIR ARKA PLANDA İTİLMİŞ’

Üçer, “KPSS’de en başarılı meslek gruplarından biri olan Gıda Mühendisleri atanma konusunda ciddi sıkıntılar yaşamaktadır. 2012-2014 yılına ait atama verilerine bakıldığında, sadece 351 Gıda Mühendisi istihdam edilmiştir. Oysaki Türkiye’de her yıl yaklaşık olarak 3 Bin 500 Gıda Mühendisi mezun olmaktadır. Artan gıda güvenliği ve denetimi sorunlarına ilişkin en somut adımları atacak meslek grubunun Gıda Mühendisleri olmasına rağmen, bu kişiler senelerdir arka planda itilmiş, alımların çok sınırlı seviyede kalması neticesinde işsiz Gıda Mühendisi sayısı yıllar itibariyle katlanarak on binleri bulmuştur.

‘GIDA MÜHENDİSİ SAYISI YETERLİ Mİ?’

Üçer Gıda mühendisleriyle ilgili verdiği soru önergesinde Bakan Eker’in cevaplamasını istediği sorular şöyle: Bakanlığınız bünyesinde hâlihazırda kaç Gıda Mühendisi çalışmaktadır? Bu kişiler (kadrolu, sözleşmeli, 4/C’li ayrımı yapacak şekilde) hangi pozisyonda istihdam edilmiştir?. Bu Gıda Mühendisleri’nin kaçı bakanlığınızın merkez ve taşra teşkilatlarında kaçı ilgili ve bağlı kuruluşlarında görev yapmaktadır? Bu kuruluşlar hangileridir?. 2014 yılı içerisinde (kadrolu, sözleşmeli, 4/C’li ayrımı yapacak şekilde) hangi pozisyonda kaç Gıda Mühendisi alımı gerçekleştirilmiştir?. Bakanlığınız bünyesinde görev yapan Gıda Mühendisleri sayısını yeterli bulmakta mısınız?. 2015 yılı ve müteakip yıllarda Bakanlığınız bünyesinde istihdam edilen Gıda Mühendisleri sayısını arttırmaya yönelik bir çalışma yapılmakta mıdır?. 2015 yılında bakanlığınızın merkez ve taşra teşkilat ile ilgili ve bağlı kuruluşlarında (kadrolu, sözleşmeli, 4/C’li bağlamındaki istihdam türünü de belirtecek şekilde) kaç Gıda Mühendisi alımı yapılması düşünülmektedir?.”

‘MOTİVASYON KAYBI OLUŞUYOR’

HDP Milletvekili Özdal Üçer, Bakan Eker’in cevaplaması istemiyle Ziraat Mühendisleriyle ilgili de soru önergesi vererek, ziraat mühendislerinin kendi alanlarında farklı kadro pozisyonlarında çalıştırıldığını belirtti.

Üçer, “Türkiye genelinde her yıl 4 binin üzerinde ziraat mühendisi mezun olmakta, bu kişilerden sadece 100’ü kamu kurumlarına atanmaktadır. Bu nedenle her geçen gün Türkiye’de işsiz ziraat mühendisi sayısı katlanarak artmaktadır. Targel Projesi kapsamında önceleri 10 bine yakın ziraat mühendisi ve veteriner kamu kurumlarına atandığı halde, şimdi bu sayı 100’e kadar düşmüştür. Bu nedenle ziraat mühendisi olup da farklı mesleklerde çalışan birçok kişi vardır. Oysa bu kişilere yönelik iş alanlarını yaratmak devletin görevidir. Ancak ziraat mühendislerinin istihdamı ile ilgili hiçbir çalışma yapılmamaktadır.
Ayrıca kamu kurumlarında istihdam edilen ziraat mühendisleri kendi alanlarında farklı kadro pozisyonlarında çalıştırılmaktadır. Sözleşmeli, kadrolu, Targel’li ziraat mühendisleri aynı işi yapmalarına rağmen her birine farklı imza yetkileri verilmekte; farklı koşullarda çalıştırılmakta; bu ise motivasyon kaybına yol açmaktadır.

‘MÜHENDİSLER BÜRO MEMURU GİBİ ÇALIŞTIRILIYOR’

Üçer, “Başka bir sorun ise kamu kurumlarında görev icra eden mühendislerin büro memuru gibi çalıştırılmasıdır. Oysa ziraat mühendisleri tarım alanındaki gelişmeleri, değişmeleri, teknolojiyi çiftçi ile buluşturmalıdır ve buna imkân yaratılmalıdır. Birim alanında verimin ve kalitenin arttırılmasının yolunu aramak, bulmak ve bunu çiftçiye indirgemek mühendislerin görevidir. Bu nedenle kesinlikle ziraat mühendislerinin köylerde, alanlarda çalışması gerekmektedir. Ziraat mühendislerinin sorunları Van’da da artarak devam etmektedir. Van Ziraat Mühendisleri Odasına kayıtlı mühendis sayısı 450’dir. Ayrıca kayıtlı olmayan 200 mühendis daha olduğu düşünülmektedir” Dedi.

‘MÜHENDİSLER DÜŞÜK MAAŞA RAZI OLUYOR’

Atanamayan mühendislerin özel sektörde çok düşük ücretle çalıştığını ifade eden Üçer, “Van’da şuan faaliyette olan 7 adet Tarımsal Yayın ve Danışmanlık Şirketi ve Organik Tarım adına kurulan şirket olduğu bilinmektedir. Buralarda 100’ün üstünde ziraat mühendisi, veteriner ve tekniker çalışmaktadır. Bu kişilerin önemli sorunları bulunmaktadır. SGK ile yapılan anlaşmaya göre ziraat mühendislerinin aylık 2 bin 700 TL maaş almaları gerekirken şirket sahibi bu parayı tahsis edemeyeceğini beyan etmekte, ziraat mühendislerinin başka şansı olmadığı için şirketin verdiği çok düşük maaşa razı olmaktadır. Dolayısıyla kamu kurumlarına atanamayan ziraat mühendisleri özel sektörde mesleklerini icra etmek için düşük ücretle çalışmak zorunda bırakılmaktadır.” Dedi.

‘SOSYAL DEVLET İLKESİNE AYKIRI’

Üçer, Ziraat Mühendislerinin durumuyla ilgili soru önergesinin sonunda ise şu soruları yöneltti: “Türkiye genelinde kadrolu, sözleşmeli ve Targel’li kaç ziraat mühendisi görev yapmaktadır? Bu kişiler hangi illerdedir?. Her yıl 4 bin ziraat mühendisinin fakültelerden mezun olduğu ve sadece 100 kişinin kamuya alındığı gerçeği karşısında; söz konusu mağduriyetin giderilmesi amacıyla bu sayının arttırılması düşünülmekte midir?. Düşünülmüyorsa; alımların arttırılmaması hangi gerekçelere dayandırılmaktadır? Böyle bir tutumun sosyal devlet ilkesine aykırılık teşkil ettiği dikkate alındığında; gerekli istihdam politikalarını üretmek devletin görevi değil midir?. Sözleşmeli ve Targel’li ziraat mühendislerinin kadroya alınması ile ilgili bir çalışma yapılmakta mıdır?. Tarımsal Yayın ve Danışmanlık Şirketleri ve Organik Tarım adına kurulan şirketlerde çalışan ziraat mühendisleri ve diğer meslek çalışanlarının çalışma koşulları ve özlük hakları ile ilgili yaşadıkları sorunlardan haberdar mısınız? İlgili denetimler kim/hangi kurum-birim tarafından yapılmaktadır? Bakanlığınız konu ile ilgili nasıl bir pozisyona sahiptir?.”

Van’da birçok okulda çeşitli adlar altında öğrencilerden para toplandığını ileri süren Halkların Demokratik Partisi (HDP) Van Milletvekili Özdal Üçer, bununlar ilgili Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’ya soru önergesi sundu.

‘ÖĞRENCİLER BASKI ALTINA ALINIYOR’

Verdiği soru önergesinde, öğrencilerin toplanan paralar nedeniyle zor durumda bırakıldığını söyleyen Üçer, “Anayasa’da Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin “sosyal” bir devlet olduğu vurgulanmış ve yine “Temel eğitim, bütün vatandaşlar için zorunludur ve Devlet okullarında parasızdır.” denilerek sosyal devlet olgusunun eğitim öğretim hizmetlerine de taşınmasını sağlamıştır. Yine 222 Sayılı İlköğretim ve Eğitim Kanunu’nun 2. maddesinde “İlköğretim, ilköğrenim kurumlarında verilir; öğrenim çağında bulunan kız ve erkek çocuklar için mecburi, Devlet okullarında parasızdır.” hükmü yer aldığından, eğitim öğretim çalışmalarının yürütülmesi veya diğer hizmetlerin alınması amacıyla velilerden her ne surette ve ne ad altında olursa olsun para talep edilemez; talep edilmesi suçtur. Bu açık hükümlere rağmen Van İli’nde birçok okulda; öğrencilerden değişik adlar altında paralar toplanmaktadır. Okul yönetimleri fotokopi parası, temizlik parası, spor parası, kalorifer parası, tadilat işleri parası vb adlar altında paralar toplamakta; öğrenciler söz konusu paraları ödemeleri için baskı altına alınmakta; ödemeye mecbur bırakılmaktadır.” Dedi.

‘ÖĞRENCİLER DONARAK DERS GÖRÜYOR’

Birçok okulun ise pislik içerisinde olduğunu söyleyen Üçer, “Yine İl’de birçok okulda müstahdem bulunmadığından, okullar pislik içinde bir hastalık yuvasına dönüşmüş durumdadır. Okul yönetimleri bunu bahane göstererek temizlik işçisi tutmakta; bu kişilerin maaşlarını ödemek için ise öğrencileri zorlamaktadır? Bunun yanında okullarda kalorifer işçileri bulunmadığından; kaloriferler yakılamamakta; öğrenciler çetin kış aylarına girdiğimiz bu günlerde adeta donarak ders görmektedir.” Dedi.

‘MAAŞLAR ÖĞRENCİLERE YIKILIYOR’

Üçer, bu sorunlarla ilgili verdiği soru önergesinde Bakan Avcı’nın cevaplamasını istediği soruları ise şöyle sıraladı: “Van İli’nde okul yönetimleri tarafından öğrencilerden gayrı hukuki şekilde toplanan paralardan haberdar mısınız? Her ne ad altında olursa olsun, toplanan bütün paraların ve okul yönetimlerince istihdam edilen kişilerin maaşlarının öğrencilere yıkılmasının Anayasa’nın ve ilgili kanun hükümlerinin ihlali niteliğinde olduğu dikkate alındığında; konu ile ilgili kapsamlı bir soruşturma başlatmayı düşünmekte misiniz? Okullarda müstahdem temizlik çalışanı kaloriferci bulunmamasının yarattığı ciddi sıkıntıların çözülmesi için nasıl bir girişimde bunmayı düşünmekte siniz? Söz konusu işler için Milli Eğitim Müdürlüklerince görevlendirme yapılması düşünülmekte midir?”