Nasıl bir eğitimdir bu?

Van'da 2007 yılında kurulan Van İşitme Engelliler ve Aileleri Derneği Başkanı Filiz Yörükoğlu, üyelerinin büyük bir bölümünün kadınlardan oluştuğunu belirterek, 'Erkekler daha çok dışarıda kalıyor, kadınlar bu konuda daha çok du

VAN 27.01.2015 12:23:41 0
Nasıl bir eğitimdir bu?
Tarih: 01.01.0001 00:00
 Ropörtaj: Adil HARMANCI

Toplumda dışlanma ve zor duruma düşme ihtimali en fazla olan kesimlerden birini de işitme engelliler oluşturuyor.  Ne var ki nüfusun büyük bir kısmını da engelliler oluşturuyor. Ancak son yıllarda kurulan engelli dernekleri ve federasyonları ile birlikte toplumda da duyarlılık belli oranda yükseldi. 

Engelli kurumlarının ve insan hakları örgütlerinin çabasıyla halen süren sıkıntılara rağmen yasalarda ve işleyişte belli bir iyileşme de gözlemleniyor.

Van'da 2007 yılında özellikle kadınlardan oluşan işitme engelli ailelerin bir araya gelerek kurduğu Van İşitme Engelli ve Aileleri Derneği de, bu yöndü çaba gösteren bir dernek.

Dernek Başkanı Filiz Yörükoğlu ile derneğin kuruluş çalışmaları ve yürüttükleri çalışmalar hakkında konuştuk:

Derneği ne zaman açtınız, buna ne vesile oldu?

Biz işitme engelli aileleri zaten birbirimizi tanıyorduk. Zaman zaman bir araya geliyordum. Dernek adı altında bir araya gelmek fikri çok sonraları ortaya çıktı.

Nasıl oldu bu?

Okula alınmayan bir çocuk işin bir araya gelmiştik, mücadele etmiştik.

O zaman demiştik; "daha resmi bir kurum olalım, daha çok sesimizi duyurabilelim" diye, bu amaçla daha sonra bir araya geldik.

2007'de de derneğimiz kuruldu. Bu yıl 8'inci yılımızı kutlayacağız. Van'da ilktir zaten İşitme Engelliler ve Aileleri Derneği.

Kaç üyeniz var?

Bin 200 üyemiz var. Bin 200 işitme engelli tespitimiz var. Engellilerin duyup konuşabilmesi için çalışmalarımız var, çabalıyoruz. Engellilerin haksızlığa karşı nasıl bir yol izlemeleri gerektiğini öğretiyoruz.

Tespit ettiklerinizin dışındaki engellilere de ulaşmayı deniyor musunuz, böyle bir çabanız var mı?

Van'ın dışında da, Bitlis, Hakkâri, ilçeleri, bazı merkez köyler, bize ulaşan herkese yardım ediyoruz. Üye konusunda biraz dikkatle davranmak zorundayız, dernekler biliyorsunuz biraz sıkıntılı, yani iyi niyetimiz suiistimal edilmesin diye biraz dikkatli davranmak zorundayız.

Özellikle rehabilitasyon merkezlerinde çalışanları üye yapmıyoruz, böyle bir kuralımız var. Etik açıdan bize uymadığı için böyle bir kural koyduk.

Onun haricinde tüm engelliler ve engelli aileleri zaten bizim üyemiz, herkesin yeri, herkesin derneği. Herkesin uğrayabildiği, sorununu anlatabildiği bir yer.

Ailelerle ne tür bir diyalog içindesiniz, nasıl bir ilişki kuruyorsunuz?

Aileler derken zaten kadınlarla daha çok diyalogumuz var, erkekler biraz bu işin dışında kendilerini tutmak istiyorlar. Erkek üyemiz çok az zaten. Herkese kapımız açık ama erkekler engelli çocuklarıyla ilgilenme açısından işi biraz da kadınlara havale ediyor.

Kadınları eğitme yoluna gittik, kadın zinciri kurduk.

Eğittiğimiz her kadın mahallesindeki bir başka engelli çocuğu olan kadını eğitiyor. Hem parasız, hem de en kolay yol.

Nasıl bir eğitimdir bu?

Bu eğitim cihaz almadan, işitme engelli doğan bireyin nasıl duyup konuşacağına, okulda yapması gerekenin ne olduğuna varana dek ayrıntılarını ailelere anlatıyoruz, toplantılar, seminerler düzenliyoruz.

Tüm engelli ailelerinde psikolojik sıkıntılar yaşanıyor, aile fertleri nasıl davranacağını bilmiyor. Bunları bir bir anlatıyoruz.

İşte bu tarzda psiko-destek anlamında ya da sosyal hakları nelerdir, nasıl faydalanabilir, haklarımız nelerdir, ne yapabiliriz, bunu öğretiyoruz.

Bu ailelere yönelik bir çalışma, peki, işitme engellilere yönelik nasıl bir çalışma yapıyorsunuz?

Biz zaten işitme engellilerin duyup konuşacağı şekilde bir vizyon geliştirdik. Üye olan yetişkinler için iş istihdam alanında bir şeyler yapmak için uğraşıyoruz.

Zaten yaptığımız projelerin tamamı işitme engellilerin daha iyi bir hayat, daha iyi koşullarda yaşaması için yapılan çalışmalardır.

Derneğin ayrıca danışma merkezi olması, bütün engellilere açık olması da bize ayrı bir çalışma alanı yarattı.

İşaret diline karşı olmamıza rağmen işaret dilinin öğrenilmesine talep çok fazlaydı, onunla ilgili hafta sonu grubumuz var, 3 yıldır işaret dili çalışması yapıyoruz.

Fakat yeni doğan işitme engelli bireyin ailesiyle birebir görüşüyoruz. İzleyecekleri yolları anlatıyoruz.

Yani okullarda çekilen sıkıntılar, izleyecekleri yollar, tüm aileler zaten birbirimizi tanıdığımız için destek verebiliyoruz.

Ayrıca bir sosyologumuz bir psikologumuz var. Bu şekilde işitme engellilerimize ve ailelerine yardımcı olmaya çalışıyoruz.

Kaynak / Editör: Prestij Haber Merkezi - Adil Harmancı