‘Mayın tarlası’nda dolaşmak, daha ne kadar sürecek?

Selahaddin E. ÇAKIRGİL

VAN 13.11.2017 08:48:32 0
‘Mayın tarlası’nda dolaşmak, daha ne kadar sürecek?
Tarih: 01.01.0001 00:00
 Kuruculuğunu ve ölümüne kadar da Genel Başkanlığını M. Kemal’in yaptığı ve ölümünden sonra da onu ‘Ebedî Şef’ ilân eden CHP’nin önde gelen isimlerinden Engin Altay, 9 Kasım günü, HT ekranlarında, halkın kendilerinden uzak duruşunun sebebini, kendilerine yapılan (3 D)suçlamasına bağlıyordu. Bu (3 D)suçlaması, ‘Darbecilik, Devletçilik ve Dinsizlik..’imiş..

Sözkonusu kişi, KK liderliğindeki partilerinin artık bu (3D) ithamından kurtulduğunu  ve seçim kazanacak hâle geldiklerini iddia ediyordu. Yani, KK(5. Gen. Başkanı olduğu)  partisini, geçmişteki bütün başkanları üzerine yapışan  ‘Darbecilik, Devletçilik ve Dinsizlik’  ithamlarından kurtarmaya çalışıyormuş..

İlginçtir, KK da, evvelki gün de,Elmalılı Hamdi Efendi’ye Kur’an’ı kimin tercüme ettirdiğini, İmam -Hatip Okullarını kimin açtığını ve Diyanet İşleri Başkanlığı’nı kimin kurduğunu anlatıyordu, partililerine.. Elbette ki, bunları bugün Gn. Başkanı olduğu partisinin ilk başkanı yaptırmıştı. KK, ilk Başkanı’nın, ‘bütün inançlara saygılı olduğu’nu da ekliyordu.

Ama, KK. Ve muhatabları ya gerçekten bir şey bilmiyordu, ya da tarafdarlarını yanıltıp kandırıyordu. Halbuki, 90 yıllık katı, totaliter laik uygulamanın ne olduğunu, inançlarının ne kadar düşmanca duygularla ayaklar altına alındığını, Müslüman halkımız görmüş, yaşamıştı. Ki, şimdilerde biraz biraz o zincirler gevşetilmeye çalışılıyor.

***

KK.’ya biraz tarih okumasını tavsiye edelim. Ama, belki başkalarına güvenmeyebilir;  Kur’an’ın tercümesini kimin kime niçin yaptırdığını Uğur Mumcu’nun Paşalar Kavgası’ndan okusun ve orada, ‘Tercüme ettiriyorum ki Karabekir, halk, araboğlunun yâvelerini okusun..’  diyenin kim olduğunu öğrensin..

Diyanet İşl. Başkanlığı’nı, evet, o kurdu, ama ondan önce bu işlere bakan hiçbir makam yok muydu? Evqaf ve Şer’iyye Vekaleti’ vardı, o kaldırıldı. Zengin İslam vakıflarına laik rejim el koydu; diğer Şer’iyye konuları için de Diyanet İşl. Bakanlığı kuruldu ve kendisine kanunla verilen vazifeleri yerine getirmesi için..  Kanun, yani kendisi demekti!

Evet, İmam- Hatib Mektepleri de 1930’lerin başındada açıldı. Ama, 1-2 sene sonra, bu mekteplerde okumak için kimsenin başvurmadığı gerekçesiyle kapatıldı.

Müslüman halkımız, o laik kurnazlığını 28 Şubat 1997 Askerî Darbe Zorbalığı günlerinde de tekrar görmedi mi?

Şöyle ki, Müslüman halkın büyük bir gayret ve heyecanla, bizzat yaptırdığı ve M. Eğitim Bakanlığı’na teslim ettiği 600 küsur İmam-Hatib Okulları’nda öğrenci sayısı 1 milyonu bulmuşken; 28 Şubat Askerî Darbesi’nin ağır baskısıyla, bu okullardaki öğrenci sayısının 60 binlere düştüğü- düşürüldüğü görülmedi mi?

***

Bu kadar mı?

Kur’an’ın yazıldığı alfabeyi dârağaçları kurarak yasaklayan kimdi?

Bütün inançlara saygılı olduğu’ söylenen kişi, 1400 sene boyunca bütün dünyada okunan Ezân-ı Muhammedî’yi yasaklatıp, minarelere yabancı seslerle dünya Müslümanlarının birliğine nasıl yaklaştığını göstermedi mi? Ve, son Meclis konuşmasında da, Bizim ana programımız CHP programıdır. … Bu prensipleri, gökten indiği sanılan kitapların dogmaları ile asla bir tutmamalıdır.’ derken, ne anlatılmak isteniyordu?

Esbâb-ı MûcibeLâyihası’nda,‘Milletimizı geri bırakan 13 asrın itiqadât-ı müzebzebesi’nden kurtarmak’ iddiası yazılan veİsviçre Kilise Hukuku’ndan devşirilen Medenî Kanun’u aynen almak kimin işiydi?

***

Haa, KK ve arkadaşları (3D) ithamlarından kurtulmak isteyişte samimî ise bundan memnun olunur, ama, halkı kandırmak niyetiyle yapıyorsa..

Niyet okumaya kalkışmak hakkımız var mı?’ denilebilir? Yok da; Tayyib Erdoğan’ın bir ‘resmî ağlama günü’nde sergilediği ve kendisine yabancı, nicelerinin de gönlüne girân gelen bir tavır karşısında KK ve taifesi de, tıpkı, o gün ‘iman tazelediğini’ bile söyleyebilen bir yeni parti lideri hanım gibi, ‘Samimî ise seviniriz, ama, kandırmak için yapıyorsa..’ diye uyarılar yapmıyor mu? Biz de onun niyet okuma tavrına mukabelede bulunuyoruz.  Ki, bu satırların sahibi de, o ‘taife-i laicus’un böyle atraksiyonlara itibar edeceğine ihtimal verenlerden değildir.