KUR'ANDAN

Din vahiyle başlamış, vahyin bitişiyle de en mükemmel şekilde tamamlanmıştır.

VAN 23.05.2017 21:46:22 0
 KUR
Tarih: 01.01.0001 00:00
 KUR'ANDAN

Din hususunda tek rehberimiz Kur'an olmalıdır! Bir husus Kur'anda varsa dindir, yoksa değildir. Dinin boş bıraktığı, şudur veya böyle olmalıdır gibi klasik manada bir hüküm bildirmediği konularda Allah adına hareket ederek belli isimler altında hükümler vaaz etmek Kur'anda "Sadece Allah'a aittir" denilen hükme ortaklıktır. Bunun diğer bir adı ise şirktir. 

Bu aynı zamanda Allah'ın indirdiğiyle hükmetmemektir. Allah'ın şudur, böyle olmalıdır şeklinde klasik anlamda hükümsüz bıraktığı hususlar bırakıldığı şekilde kalmalıdır. Çünkü Allah bu konularda hüküm vermeyerek hükümsüzlük hükmünü vermiştir. Evet... Hükümsüzlük hükmünü! Çünkü hükümsüzlük de bir hükümdür. 

Allah'ın söz söylemediği, Allah'ın bir hüküm bildirmediği konulardaki bu "hükümsüzlük" hükmünü beğenmeyerek Allah adına şu veya bu isim altında bir hükme bağlama çabası ve buna da din deme anlayışı dinen şirktir.

Diğer taraftan bu kerameti kendinden menkul tutum Allah eksik bıraktı, unuttu demektir. Allah ise tüm eksikliklerden münezzehtir. Eksikliklerden münezzeh olan Allah eksik kitap yollamaz. Eksik bir din de! Kaldı ki Allah "Biz bu kitapta hiç bir şeyi noksan bırakmadık" buyuruyor. 

Kitapta yok dediklerimiz noksan değildir, din olmadığı için Kur'anda yer verilmemiştir sadece. Bunları beşer eliyle şu veya bu şekilde bir hükme bağlama çabası lisanı hal diliyle "Allah dinini ve kitabını eksik bırakmış, biz tamamladık" demektir.

Allah sadece Kur'anı koruyacağını söylemiştir. Çünkü din sadece Kur'andır. Allah'ın dininin bir kısmını korurken kalan kısmını ihmal ettiği düşünülebilir mi? 

Kur'an Allah tarafından korunduğu için Kur'anı bozamayacaklarını iyi bilenler Kur'an dışı kaynakları da din haline getirerek kendi arzu ettikleri İslamı inşa etmeye çalışmış, bunda da muvaffak olmuşlardır. 

Bir yandan dinde sonradan ortaya çıkan her şeye bid'at dedikleri halde, öte yandan dinde vahiy dışında kalan her şey sonradan ortaya çıktığı halde bunlara din demekten çekinmemişlerdir.

Öyle ya da böyle, az yahut çok, şu şekilde veya bu biçimde, beşerin zihninden / dilinden sadır olan hiç bir söz, hüküm, uygulama vs. ilahi olamaz. İlahi olan sadece ilah / rab katından gönderilen, bize de elçisi aracılığıyla tebliğ edilendir. Din vahiyle başlamış, vahyin bitişiyle de en mükemmel şekilde tamamlanmıştır.

***

Kuran'da bir insanın yaşamının her anında gereksinim duyacağı temel bilgilerin tümü verilmektedir. Allah'ın sözü olan Kuran, doğru ile yanlışın, iyi ile kötünün ne olduğunu insanlara bildiren hak kitaptır.

Dünya hayatının gerçek yüzünü, insanların yaratılış amaçlarını, niçin ve nasıl yaratıldıkları, yaşamaları gereken örnek modeli, ibadet şekilleri, güzel ahlak ile ilgili bilgiler, bedenen ve ruhen sağlıklı olmanın yolları, zor anlarda ve beklenmedik durumlarda alınması gereken önlemler, çeşitli insan karakterleri, ekonomik, siyasi, sosyal ve hukuki yaşamın en ideal ne şekilde olması gerektiği, Allah'ın sözlerine itaatsizlik karşısında insanların içine düşecekleri kargaşalar, ölüm anı ile ilgili bilgiler, kıyamet gününde yaşanacaklar, cennet ve cehennem ile ilgili bilgiler ve bunun dışında daha pek çok konu çok detaylı olarak açıklanmıştır ,kısacası güzel bir hayat yaşayabilmelerinin sırlarını,insan fıtratına en uygun olan ahlak anlayışını insanlara bildirmiştir.

 Andolsun, size (bütün durumlarınızı kapsayan) zikrinizin içinde bulunduğu bir Kitap indirdik. Yine de akıllanmayacak mısınız? [Enbiya Suresi, 10]

...Biz Kitap'ta hiç bir şeyi noksan bırakmadık... 
[En'am Suresi, 38]" ve bir çok ayette de olduğu gibi Rabbimiz Kuran yeterlidir ve apaçıktır diye buyurmaktadır.

Mesela kuran  kitap ehiliyle olan ilişkilerimiz hakkında bilgi verir.•Allah, sizinle din konusunda sizi yurtlarınızdan sürüp-çıkarmayanlara iyilik yapmanızdan ve onlara adaletli davranmanızdan sizi sakındırmaz. Çünkü Allah, adalet yapanları sever. (Mümtehine, 8) Allah, ancak din konusunda sizinle savaşanları, sizi yurtlarınızdan sürüp-çıkaranları ve sürülüp-çıkarılmanız için arka çıkanları dost edinmenizden sakındırır. Kim onları dost edinirse, artık onlar zalimlerin ta kendileridir. (Mümtehine, 9)KURAN yaşamın her anına müdahildir ,Kuran insanlığı gerek bireysel, gerekse toplumsal olarak eğitmeye ve doğru ile yanlışı birbirinden ayırmaya yönelik ayetleriyle bütün kainatın yaratıcısı olan Allah tarafından gönderilmiş bir kitaptır. Dolayısıyla yaptığı uyarılar ve verdiği bilgiler doğrudan insan odaklıdır bu nedenle bir çok  açıklama yapmıştır bize kuran... Yine bir örnek verirsek Allah önce erkekleri uyarmıştır!

•"Mü'min erkeklere söyle, gözlerini bakılması yolandan çevirsinler ve iffetlerini korusunlar; temiz ve erdemli kalmaları bakımından en uygun davranış tarzı budur. Şüphesiz Allah onların işledikleri her şeyden haberdardır." (Nur, 30)

• Kur’an okuduğunda kovulmuş olan şeytandan /

saptırıcıdan Allah’a sığın. (Nahl,98.ayet)

O, amel (davranış ve eylem)bakımındahanginizin daha iyi (ve güzel) olacağını denemek için ölümü ve hayatı yarattı. O, üstün ve güçlü olandır, çok bağışlayandır. (Mülk Suresi, 2)

 • Ey iman edenler Şeytanın adımlarına uymayın kim şeytanın adımlarına uyarsa bilsinkgerçekten o şeytan çirkin utanmazlıkları emreder.(24.21)


• Bu dünya hayatında güzel davrananlara güzellik vardır. 
Allah’tan size güzellikler vermesini isteyin. (Zümer,10-Nisâ,32)

 

• Allah’ın öğütlerini dinleyin. Allah size

öğretiyor. Allah her şeyi en iyi bilendir.

(Bakara,282)

 

• Kendi ürettikleri rivayetleri, görüşleri,

kitaplara yazarak, “Bunlar Allah’tandır /

Allah’ın ayetlerini açıklıyor” diye insanlara

sunan ve bundan maddesel kazanç elde

edenlere yazıklar olsun! Vay kendi elleriyle

yazdıklarına! Vay bu yolla kazandıklarına!...

(Bakara,79)

 

• İşte bu Kur’an, onunla uyarılsınlar, Allah’ın

yalnız tek bir Tanrı olduğunu bilsinler, aklı

olanlar iyice düşünüp öğüt alsınlar diye, tüm

insanlığa bir çağrıdır. (İbrahim,52)

 

• Kendilerine Kur’an mesajı ulaştıktan sonra,

onu inkâr edenler bilsin ki, o eşsiz yücelikte bir

Kitap’tır. Geçmişte ve gelecekte Kur’an’ı

çürütecek hiçbir şey yoktur. Çünkü Kur’an,

bilge ve her türlü övgüye layık olan Allah

tarafından indirilmiştir. (Fussilet,41,42)

 

• Yemin olsun! Biz Kur’an’ı öğüt alınması için /

hatırlatma olsun diye kolaylaştırdık; o halde

yok mu öğüt alıp düşünen? (Kamer,17,22,32)

 

• Ey Muhammed! Daha önce Nuh’a, İbrahim’e,

Musa’ya ve İsa’ya öğütlediğimiz dinin

aynısını, şimdi de sana vahyediyoruz /

bildiriyoruz. Onu, sizin için ilke haline şöyle

getirdik: “Dini dosdoğru ikame edin /

uygulayın, rivayetler uydurarak onda ayrılığa

düşmeyin.” (Şûrâ,13)

 

• Mallarınızı aranızda haksız ve uydurma yollara

başvurarak yemeyin. Halkın parasını, haksız

yere yemek amacıyla, bile bile memurlara /

yöneticilere rüşvet vermeyin. (Bakara,188)

• Yararlı olanı yapmak, lafı evirip çevirmek

değildir. Yararlı olmak en iyiyi, en doğruyu

yapmaktır. Dürüst olun. Kurtuluşunuz için

Allah’ı dinleyin, saygılı olun. (Bakara,189)

• Hasat / kazanç / gelir günü ürününüzün /

kazancınızın / gelirinizin hakkını verin. Sakın

israf etmeyin / savurganlık yapmayın; Allah,

savurganları sevmez. (En’âm,141)



• Allah’ın sana verdiği nimetlerden, Allah için

de harcayarak öbür dünyanı da gözet. Ama

yine de dünyadaki payını unutma. Allah sana

bol nimet vererek nasıl iyilikte bulunmuşsa,

sen de insanlara iyilikte bulun. (Kasas,77)

 

• Yemin olsun! Biz bu Kur’an’da insanlar için,

her şeyi ayrı ayrı örnek vererek / ayrıntılı bir

biçimde açıkladık. (Kehf,54)


• Allah’a ve elçilerine inanan ve elçilerinin

hiçbiri arasında ayırım yapmayanların

ödüllerini ileride verecektir. Allah bağışlayan,

esirgeyendir. (Nisâ,152)

 

 • Allah’a, bize indirilen Kur’an’a, İbrahim,

İsmail, İshak, Yakup ve torunlarına

indirilenlere, Musa’ya, İsa’ya verilenlere

inanırız. Bunların hiçbiri arasında ayırım

yapmayız. Biz sadece Allah’a teslim olanlarız.

(Bakara,136)


• Din sadece Allah’ındır. Allah’tan başkasına mı

saygı göstereceksiniz? (Nahl suresi,52.ayet)

 

• Hüküm ancak Allah’ındır. Allah yalnızca

Kendisine kulluk etmenizi istemiştir. İşte

dosdoğru din budur. (Yusuf,40.ayet)

 

• Biliniz ki elçinin görevi, sadece Allah’ın

ayetlerini açıkça bildirmektir. (Ankebut,18)

 

• Her şeyi yaratan Rabbinin adıyla oku /

(Allah’ın birliğine) çağır / yaratan Rabbinin

Vahyini oku / tebliğ et / Öğren! (Alak,1,3)

 

• Ey Muhammed! Biz, seni, sadece bir müjdeci

ve bir uyarıcı olarak görevlendirdik. De ki:

“Ben görevime karşılık sizden herhangi bir

ücret istemiyorum. Sadece ve sadece Rabbine

ulaşacak yolu arayanlar olmanızı istiyorum.”

Sen ölümsüz ve diri olan Allah’a güven ve

O’nun buyruğunu / o Vahyi oku / sürekli tebliğ

et. Kullarının hatalarını, O’nun bilmesi yeter.

(Furkan,56,57,58)

 

• Kul sevgisini Allah sevgisine denk tutanlara /

ortak koşanlara, “Allah’ın indirdiğine /

Kur’an’a uyun” dense, “Hayır, biz atalarımızın

izlediği yolu izleriz” derler. Peki, ataları bir

şey düşünemeyen ve doğru yolu bulamayan

kimseler olsalar da mı?! (Bakara,170)

 

• İnananlar ve imanlarına şirk bulaştırmayanlar

güvenliği hak etmişlerdir. İmanlarına şirk

bulaştırmayanlar doğruyu bulanlardır / doğru

yoldadırlar. (En’âm,82)

 

• Eğer Peygamber kendi sözlerini, Allah’ın

Kur’an’ıyla eş tutmuş olsaydı / Allah’a atfen

bazı sözler uydurmuş olsaydı, Biz peygamberi

kıskıvrak yakalar, sonra onun can damarını

keserdik. Ve sizden hiç kimse de buna engel

olamazdı. (Hâkka,44,45,46,47)

• Yemin olsun! İnsanı Biz yarattık ve insanın

kendi kendine neler kurduğunu iyi biliriz. Biz

insana şahdamarından daha yakınız / içinden

geçeni biliriz. (Kaf,16)

 

• Büyüklük taslayarak insanları küçümseme,

ortalarda böbürlenerek dolaşma. Allah, kendini

beğenip övünenlerden hoşlanmaz.

(Lokman,18)

 

• Sizin başınıza gelen bir felaket, kendllerinizle yaptıklarınızın bir sonucudur.

Bununla birlikte birçoğunu da Allah affediyor.

(Şûrâ,30)• Allah adaletli davrananları sever. (Mâide,42)

 

• Elçilerin bizim bildirdiğimiz her şeyi, açıkça

kendilerine bildirmekten başka bir görevleri mi

var? (Nahl,35.ayet)

 

• Allah size Kitabı / Kur’an’ı en ayrıntılı bir

şekilde indirmişken, Allah’tan başkasının

hakemliğine / sözlerine mi uyayım?

(En’âm,114)

 

• Bu Kur’an, tüm insanlara bir çağrıdır / öğüttür

/ uyarıdır / hatırlatmadır. (En’âm,90)

 

• Bu Kur’an, uydurma bir hadis / söz değildir.

Aksine bu Kur’an, kendisinden önce gelen

Tevrat, Zebur, İncil ve diğerlerini onaylayıp

doğrulayan her şeyin ayrıntılı açıklaması ve

inananlar için de bir yol gösterici, sevgi ve

şefkat pınarı olan ilahi bir Kitaptır.

(Yusuf,111)


• Yemin olsun! Biz size, her şeyi açık açık

anlatan ayetler / ilkeler, sizden önce geçmiş

kimselerden örnekler ve erdemliler için de bir

öğüt indirmiş bulunuyoruz. (Nûr,34)

• Yoksa ortak koşucular, Allah’ın dışında

şefaatçiler mi edindiler? Şefaat tümden ve

sadece Allah’a aittir. (Zümer,43,44)

 

• Bazıları, Allah’ın Kitabında / Kur’an’da

olmayanı, Kitap’tan sanasınız diye, coşkulu bir

dille anlatarak, Kitaba / Allah’ın Kelâmına

benzetmeye çalışırlar. Allah’ın sözü olmadığı

halde, “Allah böyle buyuruyor” derler. Bile

bile Allah adına yalan söylerler. Hâlbuki

Allah’ın kendisine kitap, bilgelik ve

peygamberlik verdiği hiçbir insan kalkıp,

“Allah’tan sonra bana da kulluk ediniz” diye,

insanları kendisine bağlamaya çağırmaz. Tam

tersine, “Okuduğunuz ve öğrettiğiniz Kitap

gereğince, Allah’tan başkasını Rabler

edinmeyin. Yalnızca Allah’ın kulları olun” der.

(Âli İmran,78,79.ayetler)

 

• Allah’ın Kitabını / Kur’an’ı anlayarak

okuyanlar, okuyup anladıklarını uygulayanlar,

kendilerine verdiğimiz rızıklardan gizli ve açık

olarak yoksullara yardım edenler, asla

bitmeyen bir kazanç umabilirler. Çünkü Allah,

onlara verdiklerinin karşılığını tam verecek ve

ek olarak lütfundan daha fazlasını da

verecektir. Allah bağışlayandır, karşılığını

mutlak verendir. (Fâtır suresi,29,30.ayetler)


• Hiç düşündünüz mü, ya bu Kur’an Allah

katından ise ve siz de ona karşı çıkmışsanız

haliniz ne olacak? (Ahkaf,10)


• Rabbimiz her şeyi bilgisiyle kuşatmıştır. Biz

yalnız Allah’a güvendik. Ey Rabbimiz!

Toplumumuzla bizim aramızı hak ile çöz. Sen

çözüm getirenlerin en iyisisin. (A’raf,89)


• Ey Rabbimiz, bize direnme gücü ver,

ayaklarımızı sağlam tut, inkârcılara, küfre

sapanlara karşı bize yardım et. (Bakara,250)


• Aklını işletenler, ayaktayken, otururken ve

yanları üzerine yatarken sürekli Allah’ı

anarlar. Göklerin ve yerin yapısı ve yaratılışı

hakkında düşünürler: “Rabbimiz, Sen bunları

boş yere yaratmadın, Sen yücesin, bizi ateş

azabından koru. Rabbimiz, Sen kimi ateşe

sokarsan elbette onu rezil etmişsindir.

Zalimlere yardım eden olmaz. Rabbimiz, biz,

“Rabbinize inanın” diye imana çağıran bir

davetçiyi işittik ve inandık. Rabbimiz

günahlarımızı bağışla, kötülüklerimizi ört ve

iyi kişiler olarak canımızı al. Rabbimiz,

elçilerin yoluyla bize söz verdiğin şeyi ver,

diriliş gününde bizi rezil etme. Sen sözünden

caymazsın”derler.

(Âl-i İmrân,191,192,193,194)

 

• Güçlüklere göğsünü siper et. Senin güçlüklere

karşı mücadele edip, göğüs germen de ancak

Allah’ın yardımıyladır. Ortak koşucular için

üzülme ve onların tuzaklarından da

endişelenme. Çünkü Allah, erdemli

davrananlar ve iyilikte bulunanlar ile

beraberdir. (Nahl,127,128)


• Allah’ı, kadrine, şanına yaraşır şekilde

tanıyamadılar. (En’am,91-Zümer,67)


• Allah insanlara karşı büyük iyilik sahibidir,

fakat insanların çoğu teşekkür etmez.

(Mü’min,61)

• Rabbim, girişimlerimi ve vazgeçişlerimi doğru

ve tutarlı kıl. Katından beni destekleyecek bir

güç ver. (İsrâ,80)

 

• Rabbim! İçimi rahatlat. Bana işimi kolaylaştır.

Dilimden düğümü çöz. Ki, sözümü iyi

anlasınlar. (Tâ-Hâ,25,26,27,28)

 

• Biz Kitapta / Kur’an’da hiçbir şeyi eksik

bırakmadık. (En’âm,38)


• Rabbinizden bağışlanma isteyin, sonra da

tövbe edin. O zaman, Allah yaşamınız boyunca

sizi güzel nimetlerle geçindirir. Fazladan

yararlı işler üreten herkese de, ürettiğinin

karşılığını verir. Eğer bu Kitabın ayetlerini

reddederseniz doğrusu sizin için, başınıza

gelecek büyük bir günün azabından korkarım.

Unutmayın, en sonunda dönüşünüz Allah’adır.

(Hûd,3,4)

 

• Sakın dengeyi bozmayın. Dengeyi titizlikle ve

adaletle koruyun, dengeyi bozarak yok

oluşunuzu hazırlamayın. (Rahmân,8,9)


• Yüce olan, yalnızca Allah’ın sözüdür.

(Tövbe,40.ayet)


• Allah adına verilmiş her söz sorumluluk

gerektirir. (Ahzap,15)


• Mallarınız ve çocuklarınız sizin için bir

sınavdır. Büyük ödül Allah’ın yanındadır.

Gücünüz yettiği kadar Allah’ı sayın, dinleyin /

O’nun bilincinde olun, boyun eğin / itaat edin.

Kendi yararınız için, gücünüz yettiği kadar

mallarınızdan verin / yardımda bulunun.

Nefsinin bencillik ve cimriliğinden korunanlar,

işte onlar mutluluğu yakalayanlardır. Allah’a

güzel bir ödünç sunarsanız, Allah’da onu sizin

için katlayarak artırır ve sizin hatalarınızı

bağışlar. Allah iyiliği karşılıksız

bırakmayandır, şefkatlidir.(Teğabun,15,16,17)


• Paralarını; gece ve gündüz, gizli ve açık

yardım için verenlerin ödülü, Rablerinin

yanındadır. Onlara korku yoktur ve onlar

üzülmezler. (Bakara,274)


• Ey inananlar! Ne alışverişin, ne dostluğun ve

ne de şefaatin olmadığı gün gelmeden önce,

size verdiklerimizden siz de verin.(Bakara,254)

 

• Ey inananlar! Allah için adaleti yerine

getirmede, adalet ve dürüstlüğün tanıkları

olarak, adaleti gerçekleştirenlerden olun /

adaleti yerine getirmede örnek olun. Bir

topluluğun çirkinlik ve kötülüğü / bir topluluğa

olan kininiz sizi adaletli davranmaktan

alıkoymasın. Adaletli olun / adil davranın.

Allah’ı dinleyin. Allah yaptıklarınızı haber alır.

Allah inanıp, iyi işler üretenlere bir bağışlanma

ve büyük bir ödülü söz verdi. İnkâr edip

ayetlerimizi yalanlayanlara gelince, onlar

cehennem halkıdır. (Mâide,8,9,10)


• Allah’ a gönülden inananlar o kimselerdir ki,

Allah anıldığında yürekleri titrer, Allah’ın

ayetleri kendilerine okunduğunda /

anlatıldığında bu onların imanlarını canlandırır

ve onlar sadece Rablerine güvenirler. Ve vahye

içtenlikle bağlanırlar. Allah’ın kendilerine

verdiği rızıktan yoksullara pay ayırırlar. İşte

böyleleri gerçek inananlardır. (Enfal,2,3,4)


• Ey inananlar! Kendiniz, anneniz, babanız ve

yakınlarınız aleyhinde bile olsa, Allah için

tanıklık ederken adaleti gözetin. Şahitlik

yaptığınız kimseler, ister varlıklı olsun, ister

yoksul olsun, Allah her iki tarafa sizden daha

yakındır. Öyleyse, kişisel çıkar ve

duygularınıza uyarak, taraflı davranmayın.

Gerçeği çarpıtırsanız veya tanıklık etmekten

çekinirseniz, bilesiniz ki Allah yaptıklarınızı

haber alır. (Nisâ,135)

 

• Bizi buraya ulaştıran Allah’a övgüler / hamd

olsun. Allah bizi dosdoğru yola iletmeseydi,

biz doğruyu bulamazdık. (A’raf,43)

 

• Ey inananlar! Neden yapamayacağınız şeyleri

söylüyorsunuz? Yapamayacağınız şeyleri

söylemeniz, Allah yanında en nefret edilen

davranışlardandır. (Saff,2,3)


• Rabbinize içtenlikle / boynu bükük halde ve

gösterişsiz / gizlilik içinde dua edin. Allah,

aşırı derecede gösterişli dua edenleri sevmez.

Allah’a ürpererek ve umutla yalvarın. Allah’ın

rahmeti güzel davrananlara yakındır.

(A’raf,55,56)

 

• Her canlı, sonunda ölecektir. Hesap günü

herkes, dünyada işlediklerinin ödülünü

eksiksiz olarak alacaktır. Kim ateşten kurtarılıp

cennete konursa o gerçek mutluluğa erişmiştir.

Dünya hayatı zaten geçici ve sanal / aldatıcı bir

yaşam yeridir / zevkten / eğlenceden başka bir

şey değildir. (Âlî İmran,185)

 

• Mutlak yönetici olan Allah, çok yücedir.

Allah’tan başka Tanrı yoktur ve O, yüce

yönetimin Rabbidir. Her kim Allah ile birlikte,

hiçbir delile sahip olmayan başka bir tanrıya

kulluk ederse, onun hesabı Rabbinin

katındadır. Kuşkusuz inkâr edenler mutlu sona

ulaşamazlar. (Mü’minûn,116,117)


• İyilik ile kötülük bir olmaz. Sen kötülüğe, en

iyi bir biçimde karşılık ver. O zaman görürsün

ki, seninle arasında düşmanlık bulunan kişi,

sımsıcak bir dost gibi oluvermiştir. Bu,

kötülüğü iyilikle savma durumuna ancak,

güçlüklere karşı göğüs geren ve olgunlaşmış

büyük pay sahibi kimseler eriştirilir.

(Fussilet,34,35)


• “Rabbim, bana bilgelik ver, beni hak ve barış

seven iyiler arasına kat. Beni, sonraki nesiller

için iyi bir örnek kıl. Beni, nimetler cennetine

varis olanlardan yap. Herkesin diriltileceği gün

beni utandırma.“ Kıyamet günü servetin ve

çocukların yararı olmayacaktır. Ancak Allah’a

ortak koşarak kirlenmemiş, tertemiz bir kalple

gelenler yarar göreceklerdir.

(Şuarâ,83,84,85,87,88,89)

 

• Rabbini gönülden yalvararak / içinden, tevazu

göstererek / alçak gönüllülükle / öz benliğinin

içinde yalvarıp ürpererek ve korkarak, sessizce

sabah ve akşam an; sakın duyarsızlardan /

umursamaz kimselerden / gafillerden olma.

(A’raf,205)

 

• Kendilerine Kur’an mesajı ulaştıktan sonra,

onu inkâr edenler bilsin ki, o eşsiz yücelikte bir

Kitap’tır. Geçmişte ve gelecekte Kur’an’ı

çürütecek hiçbir şey yoktur. Çünkü Kur’an,

bilge ve her türlü övgüye layık olan Allah

tarafından indirilmiştir. (Fussilet,41,42)


• Ey insanlar! Bu Kur’an öyle bir Kitap’tır ki,

her şeyden haberdar olan ve her şeyi bilen

Allah’ın ayetlerini kolaylaştırdığı, sonra da

ayrıntılı olarak açıkladığı bir Kitap’tır. Ki

sizler, onu okuyup da Allah’tan başkasını

ortaklar edinmeyesiniz diye indirmiştir.

(Hûd suresi,1,2.ayetler)


• Allah bana yeter. İlâh yok Allah’tan başka.

Ben sadece Allah’a güvenip dayanırım, Allah

büyük arşın Rabbidir. (Tövbe,129)


• Zorluğun yanında mutlaka bir kolaylık vardır.

Gerçekten, zorluk ile kolaylık iç içedir.

Öyleyse bir işi sonuçlandırınca, hemen bir

başka işe giriş. Ve işlerin için uğraş verirken,

yalnızca Rabbinden iste. (İnşirâh,5,6,7,8)


• Sen affedici ol, iyiliği öğütle ve cahillere

aldırış etme. Eğer şeytan sana kötü bir düşünce

fitlerse, hemen Allah’a sığın; Allah işitendir,

bilendir. Sakınanlara her ne zaman şeytandan

bir vesvese gelse, Allah’ı hatırlarlar ve hemen

gerçeği görürler. (A’raf, 199,200,201)



• Ey insanlar! Ömrünüzün şu kısa zamanına

dikkatinizi çekerim. Ki akıp giden bu kısacık

zaman içinde insanlar, gerçekten hüsran

içindedir. Ancak inanıp, iyi ve güzel işler

üretenler, birbirlerine doğruları söyleyenler ve

güçlüklere karşı göğüs germeyi önerenler

hüsran içinde değildir. (Asr,1,2,3)

 


• İnananlar, uyarılara rağmen sorumluluğu

paylaşmaz, herkesin yararına birliği

sağlamazsanız, geldiği zaman, sadece inkârcı

zalimlere değil, tüm herkesi kapsayıp perişan

edecek bir fitneden / felaketten sakının.

Bilesiniz ki Allah’ın cezası çetindir. (Enfâl,25)


• Hiç kuşkun olmasın ki bu dünyanın sonu

gelecektir. Ama Ben, herkesin çalışıp,

çalıştığının karşılığını alması için neredeyse

onu gizleyeceğim. Dikkat et! Dünyanın

sonunun gelmesine inanmayıp, arzuları

peşinde gidenler seni ondan saptırmasın, sonra

perişan olursun. (Tâ-Hâ,15,16)


• Allah isteseydi tüm insanları tek bir toplum

yapardı. Ancak uyarıcı elçiler göndererek,

herkesi kendi yolunu seçmede serbest

bırakmıştır. (Şurâ,8)


• Ey inananlar! Servetiniz ve çocuklarınız sizi

Allah’ı anmaktan alıkoymasın. Böyle

davrananlar kaybedenlerdir. Size ölüm gelip

de, “Rabbim, keşke beni kısa bir süre için

ertelesen de, yoksullara yardım ederek,

erdemlilerden olsam” demeden önce,

verdiğimiz rızıklardan yardım için veriniz.

Allah süresi geldiği zaman hiçbir canı

ertelemez. (Münâfikûn,9,10,11)


• Benim biricik sahibim, Kur’an’ı indiren

Allah’tır. Allah dürüst insanları korur. Allah’ın

dışında çağırdıklarınız / bağlandıklarınız ne

size yardım edebilirler, ne de kendilerine

yardım edebilirler. (A’raf,196,197)



• Hiç kuşkusuz Allah, sorumluluğu, her işin

uzmanına verilmesini diler. Ve

sorumluluklarınızı yürütürken, insanlara karşı

adil davranmanızı öğütler. Allah size ne güzel

öğüt veriyor. (Nisâ,58)

 

• Ey inananlar! Size ne oluyor ki Allah yolunda

harcamıyorsunuz? Yoksul kimselere yardım

eden erkekler ve kadınlar, Allah’a güzel bir

borç vermişlerdir. (Hadîd,10,18)

 

• Şu gerçeği kafanıza iyice yerleştiriniz “İlk defa

dünyaya gelirken sizi, nasıl çırılçıplak

yarattıysak, yine Bize öyle geleceksiniz. Size

dünyada verdiğimiz tüm mallarınızı arkanızda

bırakacaksınız. Şefaatlerini beklediğiniz ya da

size şefaat edeceklerini söyleyenleri de

yanınızda göremeyeceksiniz. Aranızdaki

bağlar kesilecektir. Ve şefaatlerini

umduklarınızın hepsi, sizi terk edecektir.”

(En’âm,94)

 

• Yemin olsun! Biz bu Kur’an’da, insanların

anlamaları için, her türlü örneği verdik /

ayrıntılı bir biçimde açıkladık. (İsrâ,89)

 

• Sen, Rabbini yüceltip coşkuyla an ve O’na

saygıda kusur etme. Ve ölüm gelinceye

kadar Rabbine kulluk / ibadet etmeye

devam et. (Hicr,98,99)