Hesabı İslâm’la olan şeytan şürekasına dair…

Nihat Nasır

VAN 4.08.2015 12:16:52 0
Hesabı İslâm’la olan şeytan şürekasına dair…
Tarih: 01.01.0001 00:00
 Hesabı İslâm’la olan şeytan şürekasına dair… Hubbu Ali değil, buğzu Ömer” Literatüre de girmiş olan bu ifade, İran’ın, İslam dinine geçtikten sonra Şiiliği tercih etmesinin nedeni olarak zikredilmiştir.

Yani “Ali sevgisi değil Ömer nefreti…”

Adeta ‘darb-ı mesel’ haline gelmiş bu sözün, gerçeği hangi ölçüde ifade ettiği bahs-i diğer.

Hz Ömer’in İran’ı fethetmiş olmasının bu söze katkısı nedir, onu da bilemiyoruz tabii.

Hem zaten konumuz İran ve Şiilik değil, bu sözle işaret olunan hakikat…

İnsanların çoğunlukla, hakkı ve hakikati aramaktan ziyade tarafgirlik saikıyla hareket ettiği gerçeğine gönderme yapan bu söz, son zamanlarda Türkiye’de çok çarpıcı bir şekilde tahakkuk ediyor.

Mesela ‘Vay Şerefsiz!..’ medyasına yahut bu medyanın muadili, diğer bir deyişle ‘paraleli’ olan Bel’am ve müridanının konuşlandığı cepheye bakın, ne demek istediğimi gayet iyi anlayacaksınız…

Bahse konu her iki kesim de yakın geçmişte amansızca düşman oldukları bir örgütün bu kez amansız taraftarı olmuş durumdalar.

Paralel İhanet çetesi mensupları ile ‘Beyaz Türklerin’ utanmazca ve arlanmazca terör ve kaos yandaşı olmaları, yukarıda zikrettiğimiz sözün başka bir biçimde tecellisi nedeniyledir.

“HDP/PKK sevgisi değil, Erdoğan ve AK Parti nefretinin” bir araya getirdiği bu şebekenin bütün fertleri, bu sözdeki espri nedeniyle aynı çizgide hizalandılar.

Dünyanın bütün Hasan Cemalleri, bütün Tufan Türençleri, bütün Ayşe Hürleri, bütün Bülent Keneşleri, bütün Ali Bulaçları, bütün Ahmet Turan Alkanları, bütün Şirin Payzınları, bütün Koray Çalışkanları, bütün Cüneyt Özdemirleri, bütün Can Dündarları, bütün Ertuğrul Özkökleri, hülasa ne kadar Tayyip Erdoğan, Ahmet Davutoğlu ve AK Parti düşmanı varsa tamamı, daha dün; ‘vay şerefsiz!’, vay dinsiz’, ‘vay bebek katili’, ‘vay terörist’ dedikleri gerçek manadaki bozguncuların yanında saf tuttular!

Hem de ne saf tutma…

İntihar komandolarının canhıraş eylemleri, bunların serdengeçtiliklerinin yanında kaç para!..

Ülke bir baştan bir başa terör batağına saplanacakmış, ekonomi dibe vuracakmış, memleket batacakmış, insanlar korkularından yolculuğa çıkamayacakmış, hatta sokağa bile çıkamayacakmış…

Kimin umurunda?!

Düşmanlık, kin ve nefret bu öznelerde öylesine belirleyici bir psikoloji halini almış ki, değil HDP/ PKK, şeytanla bile gözlerini kırpmadan iş tutarlar.

Tutuyorlar da zaten…

Geçen gün Paralel hainlerden birisi; “Ah ah, Gezide PKK olacaktı ki, görecektiniz…” derken şeytani bir hayıflanmadan başka bir şeyi dillendirmiyordu elbette.

Şüphesiz ki bahsini ettiğimiz şeytan şürekası, dün ağız dolusu küfrettikleri kaos tüccarlarına muhabbetlerinden ötürü böyle davranmıyorlar.

Onların derdi, bu ümmetin, bu milletin, bu memleketin umutlarının odaklaştığı Tayyip Erdoğan ve Ahmet Davutoğlu ile.

Onların derdi, dünya Müslümanlarının kalesi olma istidadı gösteren Yeni Türkiye ile. Onların hesabı, bile isteye veya gözlerini körelten kin ve nefret yüzünden şuursuzca, İslam ile.

Nihat Nasır