‘Fosseptik çukuru’ olan birisine nasıl misilleme yapacaksınız?

Selahaddin E. ÇAKIRGİL

VAN 14.01.2018 09:06:41 0
‘Fosseptik çukuru’ olan birisine nasıl misilleme yapacaksınız?
Tarih: 01.01.0001 00:00
 Atlantik’in öte yakasında küstah, terbiyesiz, zorba ve ‘benden büyüğü yok!’ diyen megaloman birfikir kuduzlusu kişi var, biliyorsunuz. Şimdi de porno artisti olarak bilinen birisiyle irtibatını açıklamaması için, ona 130 bin dolar verdiği iddiasıyla Amerikan medyasının gündeminde.. 

Ülkesinde, yönetimin başına bu zamana kadar seçilmiş olanlar arasında en yaşlısı hasebiyle, tepeden tırnağa bir sağlık kontrolünden geçirilmesine karar verildi. Ancak, psikiatrik kontröldengeçirilmemesi kararlaştırılmış.. Halbuki, bu kişinin asıl problemli olduğu tarafı, söz ve hareketlerinden de ortaya çıktığı üzere, psikiyatrik bünyesi.. Çılgınca laflar ediyor, dünya ortalamasına göre bile bir insanlık anlayış ve saygısından nasipsiz.. 

Bu kişinin mülteciler üzerine bir özel toplantıda konuşurken, Afrika ve Orta Amerika ülkelerinden gelen mültecileri aşağılamak için, tam da kendisine yakışan ve aynaya baksaydı, kendisini tarif ettiğini anlayabileceği bir laf edip, bu insanların geldiği ülkeleri ‘fosseptik çukuru’ olarak nitelemiş.. Dünya medyası iki-üç gündür, bu laflarla çalkalanıyor. 

Gerçi, aldığı tepki karşısında, söz konusu kişi, ‘ağır sözler söylediğini’ kabul etmekle birlikte, dünya medyasına yansıyan şekildeki o sözleri söylemediğini iddia ediyor. Ama, ilginçtir, her ânı takip edilen ve filme alınan bu kişinin o toplantısında kayıt yapılmamış.. Buna rağmen, o toplantıda bulunan ve hattâ kendi partisinden olan iki-üç senatör bile, o çirkin sözleri bir değil, birkaç kez tekrarladığını açıkladılar. 

Söz konusu kişi, 2001'deki deprem felaketinin ardından El’Salvador’dan B. Amerika’ya sığınan 200 bin Salvadorlu'nun ikamet ve çalışma izinlerini iptal kararı almıştı, geçen hafta.. Şimdi de Salvador ve Haiti ülkelerini ve halklarını toptan aşağılıyor, Afrika ülkeleriyle birlikte.. 

Bu kişinin Panama’da B. Elçisi olarak bulunan John Feeley bile, bu aşağılayıcı lafları protesto etmek için, istifa etmiş bulunuyor. Adamcağızın, ortalama bir insanî anlayıştan nasibi var ki, ‘Başkan’a ve yönetimine sadakatle hizmet edeceğime dair yemin etmiştim, ama artık hayır!.’ demek zorunda kalmış.. 

Tabiî, gönül isterdi ki, bu çılgın ve zorba kişi, iki sene kadar önce seçim meydanlarına İslam ve Müslüman düşmanlığı nutukları çekerek çıktığı zaman da, onu durduracak akıllı insanlar çıksındı ortaya.. Ne yazık ki, olmadı. 

*** 

Diplomaside, devletler mâruz kaldıkları olumsuz tavırlara karşı ayniyle mukabelede bulunmak (mukabele-i bilmisl) imkân ve silahına sahiptirler. Bu misillemeler karşı tarafı geri çekilmeye mecbur edebilir. 

Ama şimdi, aşağılanan ülkelerin liderleri de bu kişiye, en galiz kelimelerle ağız dolusu küfürler savuran Filipinler Devlet Başkanı Rodrigo Duterte gibi mukabelede bulunmak isteseler, bu, çare olacak mıdır? 

*** 

Misilleme, bedeli olsa da, devlet olmanın gereğidir. 

Hatırlayalım, küstah bir Amerikan b.elçisi vardı ülkemizde, J. Bass isimli, birkaç ay öncesine kadar.. O da, birçok Amerikan B. Elçisi’nde bir bulaşıcı hastalık sendromu gibi gözlenen ve elçi olarak bulundukları ülkelerin iç siyasetlerini, -miladî / 19. Asr’ın ingiliz Müstemleke Valileri havasında- tanzim etmeye kalkışan tiptendi. Tavırlarından rahatsızlık hissedilince, küstahça, ‘Türkiye’deki terör eylemlerinin birlikte yapılan çalışmalarla engellendiği’ gibi bir açıklama yapmıştı. Tabiî, o sözlerin arkasında, ‘İstediğimizde bu işleri biz yükseltir, azaltırız..’ mesajı vardı, dolaylı olarak.. 

Şimdi, Amerikan Yönetimi, vatandaşlarına, terör endişesi dolayısiyle gitmemeleri tavsiyesinde bulundukları ülkeler arasına Türkiye’yi de eklemiş.. Bundan maksat, açık ki, Amerikan vatandaşlarını korumak değil, dünyaya Türkiye’nin güvensiz bir ülke olduğuhavasını vermek şeklindeki yeni bir şeytanlık.. 

Bu uygulamaya karşı Türkiye’nin de B. Amerika’ya gidecek kendi vatandaşlarını, USA Dışbakanlığı’nın uyarı metninde kullanılan gerekçelere paralel bir şekilde, o ülkedeki terör tehlikelerine karşı uyarması, şahsiyetli bir çıkış ve ilk kez görülmekte.. 

Hep biz rahatsız olacak değiliz ya, biraz da onlar rahatsız olsunlar.. 

STAR