Evet, hep ‘dâva adamlığı’ndan söz edilir de, ‘dâva’ ne?

Selahaddin E. ÇAKIRGİL

VAN 26.05.2018 11:19:17 0
 Evet, hep ‘dâva adamlığı’ndan söz edilir de, ‘dâva’ ne?
Tarih: 01.01.0001 00:00
 * ANAP döneminden beri ‘Derin Devlet’in ‘Truva Atı’ olarak nitelendirilen ve AK Parti döneminde de, yıllarca ‘Bakan’ vs. olan bir eski siyasetçi, 'Türkiye üzerinde oyun oynandığına dair açıklamaların tümü abestir’ diye ‘abesin abesi’ bir tweet atmış ve yıllarca nimetlerinden nemâlandığı iktidar partisine vermiş, veriştirmiş.. Ekonomi uzmanı kesilmiş ve seçim öncesinde uluslararası sermaye çevrelerinin girdikleri ve seçimlere kadar da devam edeceğe benzeyen manipülasyon ve entrikalarını gizlemeye çalışıyor. 

Ya, dünyadan hiç haberi yok ya da herkesi hiçbir şeyden anlamaz sanmak da ne oluyor? 

Uzmanı olduğu bir konuda bir takım eleştirileri olsaydı, ‘bu da bir görüş’ denilebilirdi.. Ama bu kişinin yaptığı, yıllarca yanında olduğu Erdoğan’a beslediği duyguları, tam da bu günlere saklamışçasına ve bir hesaplaşma içinde.. 

*** 

* Kendisinin ‘Bilge Başkan’ diye nitelenmesine ve bu yolda posterlerinin basılıp yayılmasına sessiz kalan bir küçük partinin liderine, bugün kanadı altına sığındığı bir siyasetçiyi soruyorlar. O da, söz konusu kişinin, partisinin Geçmişteki liderlerine göre bir değerlendirme yapmak gerekirse, ‘çok mâkul birisi’ olduğunu’ söylüyor ve hattâ onun din düşmanı olduğuna dair değerlendirmeler hatırlatıldığında da, ‘çok iyi birisi olduğu’cevabını veriyor. Halbuki o kişi, başında bulunduğu partisinin ilk ‘Şef’lerine ubûdiyetderecesinde bağlılık gösteren ve iktidara gelirlerse, ülkeyi, kemalist-laik rejimin kuruluş yıllarındaki fabrika ayarlarına, yani o ‘Şef’lerin bu millete neler yaptıklarının bilindiği döneme döndüreceklerini gizlemeyen birisi.. Bizim ‘Bilge Başkan’ bunlardan habersiz gibi davranıyor. Bir kısım ‘Hacı Ağa’lar da, ‘Bilge Başkan’larının ardından giderken, bunlardan habersiz.. Ey yârenler, şeyhimiz yolunu şaşırdı, meyhaneye yöneldi.. Tedbirimiz yok mudur?’ diyen bile yok.. 

*** 

* Bu satırların sahibinin tarafsız olmadığını bir daha belirteyim. Esasen, tarafsız olan hiç kimse yoktur. Tarafım, erişmeyi ideal edindiğim değerlere sahip olan ve samimiyetlerine inandıklarımın tarafıdır. Ama bu, bu özelliklere sahip olanların her icraatını doğru bulduğum mânâsında değildir. Hata insanlar içindir. Hata yapmamak için hiçbir şey yapmayan, en büyük hatayı yapıyor demektir. 

Ülkemin son 60 yılındaki yönetici kadrolarının icraatını aklının erdiğince gözlemlemiş ve daha öncekilerin yaptıklarını da, kendi aslî değerlerimin kıstasıyla değerlendirmeye çalışan birisi olarak, bu ülkeyi son 16 senedir yönetmekte olan liderin, son yüzyılın içindekilerin ‘en iyilerinden birisi’ olduğunu düşünüyorum. 

Elbette, ‘olmasını’ düşündüğüm ideallerim ayrıdır; ama yani realite’ye baktığımda, bana da sevimsiz gelen veya bir takım sıkıntıları da içinde taşıyan durumlar olsa da, mevcutlar arasında tercihim ve tarafım, Tayyip Erdoğan’ın şef-tren olduğu AK Parti lokomotifidir ve bu lokomotifin, üzerinde hareket ettiği rayların ve takip etmesi gereken yol haritasının 100 sene öncelerde ve sadece içte değil, dışardan da, Lozan’da dayatılan ilkeler olduğunu da unutmadan.. 

*** 

* Birileri de, ‘aday adayı’ olup, sonra da listelerde kendisini göremeyince, o zamana kadar çok takdirkârı olduğu lider için, ‘fakir’e gönderdiği mesajda, Reis’in etrafını çıkarcı ve münafıklar sarmış, sıhhatli düşünemiyor. Onu istedikleri gibi yönlendiriyorlar. O da gaza gelip, araştırmadan, bizim gibi nice dâva adamlarını harcıyor. Bu da benim gibi nice dâva adamlarını sandığa gitmekten alakoyacak!.’ diye yazmış.. 

Böylelerinin aday gösterilmemesi tam isabet değil midir?