BU PİLOTLAR DAHA ÖNCE KİMLERİ VE NERELERİ BOMBALADI..!

İHANET SÖZÜ AZ KALIR!

VAN 17.07.2016 15:07:48 0
BU PİLOTLAR DAHA ÖNCE KİMLERİ VE NERELERİ BOMBALADI..!
Tarih: 01.01.0001 00:00

DARBE GİRİŞİMİ VE MİLLET

Çok zor bir süreçten geçiyoruz. Epeyce zamandır silahların gölgesinde akıl tutulması yaşıyoruz. Aklın, fikrin anlamını yitirdiği, bilginin kifayetsiz kaldığı, tamamen silahların gölgesinde şiddetin egemen olduğu bir ortamdayız.

 Oluşturulan kirli kampanyalarla insanların aklı çelinmeye çalışılıyor. Başta sosyal medya olmak üzere çeşitli yöntemlerle algı oluşturuluyor. İnsanımızın çok dikkatli olması gerekiyor. Her şeye kuşku ile bakmak ne kadar yanlış ise her şeyi sorgulamadan kayıtsız şartsız itaat etmekte o kadar yanlıştır.

Bir dönemi daha geride bırakıyoruz.

Yapılan alçak darbe girişimi ve saldırıların sonunda inşallah büyük hayır vardır.

TSK’nın içinde ki pislikler temizleniyor.

 Belki yeryüzünde eşine az rastlanır bir ihanetle karşı karşıyayız. Bu alçaklığa ihanet demek az kalıyor. Bu insanlıktan çıkmış canilere yeni kelimeler bularak isimlendirmek gerekiyor.

Halkına silah sıkan masum insanları katleden bu vahşilerin en ağır şekilde cezalandırılması gerek.

Merhamet etmeyene merhamet edilmez.

Bu şeytan ve dostlarına derhal her yerde müdahale edilmeli, bedeli ve karşılığı ne olursa olsun üstüne gidilmeli.

Bu şeytan ve dostlarından oluşan gruba gerekli yaptırımlar gerçekleşmez ise daha birçok benzeri darbe girişimlerine hazır olun.

Bu paralel yapı o kadar alçak, sinsi ve bukalemunlar ki her ortama uyarak ortamın rengini alabilen şeytanlardır.

Şimdi inanınki darbe karşıtı eylemler yapan sokağa çıkan onurlu, namuslu halkın içinde darbe karşıtı olmuşlardır. Yılan gibidirler koynunuza girerler.

Şuan ki puslu havadan ikiyüzlülük yaparak nemalanmaya çalışanlara da, Ak partinin içinde ve dışında olan ikiyüzlülere de pirim verilmemelidir.

 İşte dün, bu gün olduğu gibi gün gelir yine ihanetin en alçakçasını yaparlar. Eğer tedbir alınmaz ise bu şeytan ve dostları çok evler yıkacak ve yakacaklar.

Özellikle altını çizerek belirtmek istediğim bir şeyler var. Hepimizin bildiği her gün gördüğümüz bu paralel şeytanları hala devletin çok önemli kurumlarında önemli yerlerde görevlerini sürdürmektedirler.

Herkesin bilip gördüğü ve görevlerini paralel yapı için çok kötü kullanan bu alçaklar neden hala yerlerinde dururlar anlamakta güçlük çekiyoruz. Herkesin gördüğü bildiğini neden gerekli merciler bilemez düşünmek gerekir.

Sayın Cumhurbaşkanı ve Sayın Başbakan’ın il il çok iyi elemeler yapması gerekiyor tabi namuslu güvenlik birimleri ile.

Bu şeytan ve dostlarından oluşan paralel çete için Sayın Cumhurbaşkanı ve Sayın Başbakan’ın dışında her ilde teşkilatlarda namuslu bir duruş ortaya konulmalı.

Bu güne kadar paralel ile mücadele sadece Sayın Cumhurbaşkanı’nın namuslu duruşuyla oldu. Ben daha önceki yazılarımda da dedim bu mesele herkesin meselesi olmalı. Devlet bütün kurum ve kuruluşları ile hiç yılmadan mücadele etmeli bu çakallar sürüsü ile.

AK Parti’nin ve devletin önemli kurumlarının içine sızmış bu pislikler hemen temizlenmeli.

Şimdi düşünün bu uçakları kullanan pilotlar terör operasyonları adı altında nereleri ve kimleri bombalamışlar aman Allah’ım ne canilikler yapılmış şimdi. Bu darbe alçaklığını yapanların hiçbir değeri yok sınır tanımazlar her türlü namussuzluğu yaparlar mutlaka yapmışlardır da.

Tabi alınacak ifadelerden sonra çok şeyi öğrenmiş olacağız. İnşallah bu dediğime de bir açıklık getirilir.

İfadeler alındıktan sonra kimlerden nerelerden emir, destek ve talimat aldıklarını da darbenin arkasında hangi ülkelerinde olduğunu öğreneceğiz inşallah.

Ayrıca TSK’ da bir boşluğun ve istihbarat zafiyetinin bu kadar önemli bir darbe girişiminden sonra bir kez daha önümüzdeki günlerde çeşitli boyutlarıyla tartışılması gerektiğini görmekteyiz.

Yani darbenin böyle geçiştirilecek bir durum olmadığını vahametini öğreneceğiz.

Şuan görünen o ki, namussuzlar kadar namuslularda cesur olmalı sözünü tersinden ifade edersek,

Namuslular namussuzlardan daha cesur çıktı ve daha kat kat fazla olduğunu da meydanlar bize gösterdi.

Selam olsun darbeyi püskürten bu ülkenin o namuslu şerefli insanlarına. Selam olsun bu ülkenin ve dünyanın namussuzlarına meydan okuyan, dik duran, yılmayan, ölümü göze alan büyük insan ve büyük lider Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan’a.

Halk onu çok iyi tanıyor Sayın Cumhurbaşkanı’ da halkını çok iyi tanıyor.

 Öyle büyük bir lider ki önce kendisi korkmadan kendisini öldürmek için giden alçakları yiğit duruşuyla püskürttü sonra bu büyük lideri gören namuslu halk da sokaklarda ölüme yürüdü.

Özü sözü bir olduğunu bütün çıplaklığı ile bu darbe girişiminde ortaya koydu.

Ben daha önce arkadaş ortamlarında hala paralelin P’sine bile dokunulmamış Sayın Erdoğan ve Sayın Başbakandan başka kimse bu pislikler ile ilgili mücadele etmiyor siyaset başta olmak üzere bazı kesimlerin bu şeytan ve dostlarıyla bağları devam ediyor, bu münafıklar Cumhurbaşkanına ikiyüzlülük yapıyor bu sahtekârlıklar aydınlanmadan bitmez bu terör çetesi diyordum.

Hala aynı düşünceme devam ediyorum, neden olduğunu da anlatayım.

Bakıyorum hala halkın birçok kesimi olayın ciddiyetinin farkında değil sokağa çıkan namuslu topluluklar ciddiyeti elden bırakmamalı, gevşememeliyiz. Bu ortamlar da vakarlı, ciddi, taviz vermeden tavrımızı koruyarak sürdürmeliyiz.

Daha önceki yıllarda darbe girişimi olduğunda öncülük eden YÖK ve Üniversiteler de darbeye pirim vermedi.

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Sayın Battal ve Senato Üyeleri halkla beraber sokaklarda yürüdü halka hitap etti üniversite adına halka ikramlarda bulundu, bu yolda sonuna kadar birlikteyiz mesajı verildi.

Bazı din adamlarının sözleri halkı çok duygulandırdı.

 Onlardan biri Kalecik Cafer-i Sadık Camii İmam Hatibi Abdülmecit Bilmez hocanın cami minarelerinden kimse evlerinde yatmasın, oturmasın herkes sokaklara çıksın ölmek var dönmek yok anonsu, halkın alçak darbecilere karşı durumunu ortaya koyacak nitelikteydi.

Diyanetin, müftülüklerin hemen müdahil olması hayatın içinde yer almaları da takdir toplayan gelişmelerdendi.

Şu unutulmamalıdır ki Valilerin bütün Devlet Kurum ve Kuruluşlarının bu halk yürüyüşleri devam ettiği sürece en az belli saatlerde halk ile birlik olması kaçınılmazdır.

Ayrıca her kurumun bir stant açarak halka çeşitli ikramlarda bulunacak kibarlığı ve dayanışmayı göstermeleri de iyi bir görev bilinci içinde olduklarını gösterecektir.

Bu tür sıkıntılar, olaylar karşısında slogandan öteye bilgi temelli söylem tespit ve davranışlar ile yaklaşım göstermek daha hikmetli olacaktır.

Şu unutulmamalıdır ki bu ülkede ve dünyada insan ve Allah düşmanlarına karşı ölüme susayan çok insan vardır bizde onlardan birisiyiz.