24 Haziran seçimlerinde “sosyal politikalar” konuşuluyor

Erdal Tanas Karagöl

VAN 4.06.2018 12:18:03 0
 24 Haziran seçimlerinde “sosyal politikalar” konuşuluyor
Tarih: 01.01.0001 00:00
 24 Haziran seçimlerinde “sosyal politikalar” konuşuluyor
24 Haziran seçimlerine doğru siyasi partilerin seçim beyannamelerinde “sosyal politikalar” en önemli konuların başında geliyor.

Türkiye’nin özellikle son yıllarda AK Parti hükümetlerinin sosyal politika uygulamalarında görünürlüğünü gittikçe arttırması ve sosyal harcamaların GSYH içindeki payında önemli oranda bir artış yaşanması nedeniyle seçime doğru tüm siyasi partiler ana gündemlerine sosyal devlet anlayışını yerleştiriyor.

Türkiye’deki sosyal politika uygulamalar arasında sosyal yardımlar, sosyal hizmetler (evde bakım gibi), öğrencilere verilen burslar ve emeklilere verilen ek ödemeler gibi uygulamaların öne çıktığı görülmektedir.

Bu uygulamalar aslında toplumun tüm kesimlerini özellikle de dezavantajlı kesimlerini ilgilendirmektedir. Yani sosyal politikaların kapsamı gittikçe genişlemektedir.

SOSYAL POLİTİKALAR NEDEN ÖNEMLİ?

Bir ülkede sosyal politika uygulamalarının hayat bulması demek GSYH’nin her bir vatandaşı tarafından paylaşılması ve makro anlamda gerçekleşen ekonomik büyümenin mikro düzeyde de hissedilmesi yani kapsayıcı büyümenin gerçekleşmesi, ekonominin yapıtaşı olan her bir hanenin sosyal refahtan pay alması anlamına gelmekte.

Bugün tüm dünyanın mücadele ettiği başlıca sorunlar arasında yer alan yoksulluk, sadece az gelişmiş ülkelerin problemi değil. Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler de yoksulluk sorunuyla başa çıkmanın yollarını arıyor. Bu sorunla mücadelede uygulamaya konulan sosyal politikaların rolü ise oldukça büyük.

Dolayısıyla sosyal politikalar, Türkiye’de yoksulluğun azaltılması ve hatta çok düşük oranlarda olan mutlak yoksulluğun ortadan kaldırılması için önemli.

Öte yandan Türkiye sosyal politika uygulamalarında özellikle son yıllarda oldukça önemli bir mesafe kat etti. Bu uygulamalar, hayata geçirilirken vatandaştan aldığı talepler ve vatandaşın memnuniyeti doğrultusunda şekillendirildi.

Bu yüzden, ekonomik ve sosyal refahın vatandaşlar üzerinde yarattığı memnuniyet olgusu siyasi istikrarı beraberinde getirir. Bu kapsamda sosyal politika uygulamaları, siyasi istikrarın devamlılığı açısından çok çok önemli hale geldi.

Sosyal politika uygulamaları, ayrım gözetmeksizin her bir bireyin kapsama alınıp insani kalkınmanın gerçekleştirilmesi açısından önem taşıyor. Toplumda gerek adil gelir dağılımı gerekse sosyal refahı sağlamaya yönelik hayata geçirilen sosyal politika uygulamaları “sosyal devlet” anlayışının gerçekleşmesi açısından önemli.

Ülkelerin sahip oldukları kişi başı milli gelirlerine göre belirlenen ülke sınıflamaları, kişi başı milli gelirde yaşanan artış ve azalmaya göre değişiklik gösteriyor. Bu kapsamda kişi başı milli gelirin artırılmasında ciddi rol sahibi olan sosyal politikalar, ülkelerin bulunduğu sınıfı değiştirerek bir üst gelir grubuna çıkması açısından son derece önemli.

SOSYAL POLİTİKALAR VE BÜTÇE

Türkiye’de sosyal harcamaların GSYH içindeki payına bakıldığında halen AB ülkelerinin gerisinde olduğu görülüyor. Türkiye’de sosyal yardımların GSYH içindeki payı yüzde 1.50 iken, sosyal harcamaların GSYH içindeki payında AB ve OECD ortalaması yüzde 2.30 gibi bir oranda seyrediyor.

Dolayısıyla sosyal harcamalarının artırılması ve yeni sosyal politika uygulamalarının hayata geçirilmesinin bir gereklilik olduğu açık.

Ama diğer taraftan sosyal harcamaların bütçe imkanlarıyla da belli kısıtlar içerisinde olmasında fayda var. Özellikle muhalefet partilerin sosyal harcamaları artırma konusundaki ölçüsüz açık artırma vaatleri, geçmişte iyi şeyleri hatırlatmıyor bize.

Netice itibariyle bir ülkede yapılacak sosyal harcamalar o ülkenin GSYH’si ile doğrudan bağlantılı olduğundan, Milli Gelir artıkça sosyal harcamaların da artması gerektiğini belirtmekte fayda var.