11 Tabip Odası'ndan soruşturmalara tepki

Van'da, 11 Bölge Tabip Odası tarafından yapılan ortak basın açıklamasında, sağlık çalışanlarına ve basına yönelik soruşturma, gözaltı ve tutuklamalara dikkat çekildi. Açıklamada, 'tutuklananların derhal serbest bırakılması' isten

VAN 24.06.2016 13:15:24 0
11 Tabip Odası
Tarih: 01.01.0001 00:00
 Haber: Adil HARMANCI

Adıyaman Tabip Odası, Ağrı Tabip Odası, Batman Tabip Odası, Bitlis Tabip Odası,
Diyarbakır Tabip Odası, Mardin Tabip Odası, Muş Tabip Odası, Siirt Tabip Odası,
Şanlıurfa Demokratik Hekim Girişimi, Şırnak Tabip Odası ve Van-Hakkâri Tabip Odası tarafından ortak basın açıklaması yapıldı.
Açıklamayı Van-Hakkâri Tabip Odası Başkanı Dr. Özgür Deniz Değer okudu.

TUTUKLAMALARA TEPKİ
Yapılan açıklamalar nedeniyle gerçekleşen tutuklamalara bir an önce son verilmesi gerektiğini belirten Değer, şunları söyledi:
"Dr. Ulaş Yılmaz ve kamu emekçilerinin yargılanması, memuriyetten men edilmesi ve de Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, Ahmet Nesin ve Erol Önderoğlu'nun tutuklanması kabul edilemez! 20 Temmuz 2015 tarihinde Suruç'ta yaşanan IŞİD terörüyle 33 gencin katledilmesi üzerine tüm Türkiye'de olduğu gibi Ağrı'da da, 'İŞİD ve işbirlikçi AKP'nin Suruç katliamını kınıyoruz' ana pankartıyla TTB'nin de içinde bulunduğu emek örgütleri tarafından ortak basın açıklaması yapılmıştır. Basın açıklamasının sonrasında, Ağrı Valiliği tarafından, aralarında Ağrı Tabip Odası Başkanı, aynı zamanda Türkiye Psikiyatri Derneği üyesi olan Dr. Ulaş Yılmaz ile Ses eşbaşkanları Recep Altındağ ile Gülistan İçer, Mehmet Sait Doğan, Emin Bayram, Dinçer Külçek, Özlem Ayyıldız, Berivan Alptekin, Deniz Sağlamtaş, Tarım Orman-Sen MYK'sından Suzan Kotay ve Resul Han olmak üzere 11 kişi hakkında soruşturma açılmış; bu kişiler soruşturma sürecinde görevlerinden uzaklaştırılmışlardır. Daha sonra Dr. Ulaş Yılmaz ve kamu emekçisi arkadaşlarımız, tüm bunlar yetmezmiş gibi memuriyetten çıkarılma istemiyle soruşturma açılmış ve ardından meslektaşımız memuriyetten çıkarılmış, sağlık emekçisi SES Ağrı Şubesi eşbaşkanı Recep Altındağ ve Mehmet Said Doğan tutuklu yargılanmaktadırlar. Düşünce ve ifade özgürlüğü, bireylerin ve kurumların temel hakkıdır. Kişi veya kurumlar herhangi bir konuda devlet ve hükümet yetkililerinden farklı düşünme, olanları eleştirme hakkına sahiptir."

İSTANBUL'DAKİ TUTUKLAMALAR
Bazı hekimlerin ve insan hakları savunucuları ile yazar ve gazetecilerin de İstanbul'da tutuklandığına dikkat çeken Değer, şöyle devam etti:
"Hekim ve kamu emekçisi arkadaşımızın memuriyetten alınması kişiye verilen haksız, antidemokratik bir ceza olması kadar, odalarımızın cezalandırılması ve faaliyetlerimizin kısıtlanması da değil midir? Bu yaklaşımı, bu anlayışı kınıyoruz. Bu durum yetmezmiş gibi İstanbul Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı öğretim üyesi, Türkiye İnsan Hakları Vakfı Başkanı ve Türk Tabipleri Birliği İnsan Hakları Kolu Üyesi Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, Gazeteci-Yazar Ahmet Nesin ve Sınır Tanımayan Gazeteciler Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu hakkında, bağımsız medya üzerindeki baskıları kınamak adına 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü'nde Özgür Gündem Gazetesi üzerindeki baskıları protesto amacıyla yürütülen temsili nöbetçi yayın yönetmenliği kampanyasıyla dayanışma faaliyeti gerekçe gösterilerek tutuklu yargılama kararı verilmiştir ve bugüne kadar dayanışma nöbetine katılan 40 kişi hakkında savcılık tarafından soruşturmalar açıldı. Her pazartesi haklarında yeni soruşturma başlatılan isimler savcılığa giderek topluca ifade vermeyi de sürdürüyor. Özellikle son zamanlarda demokratik kamuoyu üzerine baskıların arttığı günümüzde, hepimizin tanıklığında yaşananlar göz önüne alındığında, Özgür Gündem'e yönelik baskılar karşısında gösterilen dayanışmaya dahi tahammülü olmayan bu tutuklama talebinin hukuki temelden yoksun, bir şekilde asıl amacın işkence ve insan hakları ihlallerinin önlenmesi mücadelesinin dolaylı yollarla engellenmeye çalışması anlamına gelmektedir. Demokratik Hekim kamuoyu olarak düşünce, ifade ve basın özgürlüğüne yönelik hukuk ve etik dışı antidemokratik uygulamalara son verilmesi gerektiğini defalarca haykırdık ve tekrar haykırıyoruz, edi bese, artık yeter!"

"TUTUKLANANLAR SERBEST BIRAKILSIN"
Tutuklanan gazeteci, sağlıkçı, yazar ve insan hakları savunucularının bir an önce serbest bırakılmasını isteyen Değer, şunları kaydetti:
"İstanbul Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı öğretim üyesi, Adli Tıp Kurumu'nda ihtisas kurulu üyeliği ve başkanlığı yapmış, İstanbul Tabip Odası ve Türk Tabipleri Birliği'nin çeşitli kurullarında görev alan, dünyada işkence ile mücadelenin mihenk taşı haline gelmiş, Birleşmiş Milletler'ce işkencenin saptanmasında uluslararası standart kılavuz olarak kabul edilen İstanbul Protokolü'nün yazarlarından ve yürütücülerinden olan, yalnızca ülkemizde değil, Filistin'den Gazze'ye, Bosna'da ki toplu mezarlardan Güney Afrika'da ki İnsan Hakları İçin Hekimler çalışmasına kadar nice insan hakları, kadına yönelik şiddet ve barış mücadelelerine eşsiz katkılar veren değerli meslektaşımız; Şebnem Korur Fincancı'nın nezdinde bir kez daha haykırıyoruz; İktidarın siyasi baskıları karşısında düşünce ve ifade özgürlüğünü savunanların, medyada barışın dilini korumak isteyenlerin, basın özgürlüğü ve halkın haber alma hakkına sahip çıkanların dayanışması suç sayılamaz. Tutuklanan dostlarımız ve meslektaşımız Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, Gazeteci-Yazar Ahmet Nesin ve Erol Önderoğlu'nun bir an önce serbest bırakılmasını istiyoruz ve Bölge Tabip Odaları olarak her türlü baskı karşısında özgür basın ile dayanışma kararlılığımızı sürdüreceğimizi ve bu sürecin takipçisi olacağımızı kamuoyu ile paylaşırız."